Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
GÜNDEM

Budapeşte zirvesi beklenirken köprüler neden atıldı?

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile iki hafta içinde yapılması planlanan Budapeşte zirvesini iptal etti ve aynı gün Rusya’nın iki enerji devine, Rosneft ve Lukoil’e yönelik yeni yaptırımlar açıkladı. Karar gece yarısından sonra "flaş haber" olarak Rus basınına yansırken, bu ani değişiklik, Washington’un diplomatik çizgisinde keskin bir dönüş olarak değerlendiriliyor.

16 Ekim’deki telefon görüşmesinde Putin’le “yapıcı bir temas” kurduğunu söyleyen Trump, 23 Ekim gecesi yaptığı açıklamada “Bana doğru gelmedi, hedefe ulaşamayacağımızı hissettim” diyerek görüşmeden vazgeçti. ABD Başkanı, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ile yaptığı toplantıda ise “Putin’le her konuşmadan sonra iyi bir izlenim kalıyor, ama somut bir adım göremiyoruz” ifadelerini kullandı.

Trump’ın bu kararıyla aynı saatlerde ABD Hazine Bakanlığı, Rusya’nın barış sürecine “ciddi bir ilgi göstermediğini” gerekçe göstererek Rosneft ve Lukoil’e yaptırım uyguladı. 34 yan kuruluşu da kapsayan bu karar, Amerikan finans sistemine erişimi engelliyor ve ABD sınırları içindeki tüm varlıkları donduruyor. Hazine Bakanı Scott Bessent, “Bu, Başkan Trump’ın barış çabalarını desteklemek için alınmış bir adımdır” diyerek kararı savundu ve müttefikleri benzer önlemler almaya davet etti. Ancak piyasalar bu gelişmeye sert tepki verdi: Brent petrolü yüzde 5 artarak 64 doların üzerine çıktı, Rus enerji hisseleri Moskova Borsası’nda çakıldı.

RBC'nın analizine göre Trump’ın politik dönüşü yalnızca ekonomik değil, stratejik düzeyde de dikkat çekici. The Wall Street Journal, Washington’un Ukrayna’ya uzun menzilli Batı füzelerini Rusya topraklarında kullanma izni verdiğini iddia etti. Ancak Trump, haberi “tamamen sahte” diyerek yalanladı ve “Ukrayna bizim füzelerimizi değil, Avrupa menşeli füzeleri kullanıyor. ABD’nin onlarla hiçbir ilgisi yok” açıklamasını yaptı.

Bu çıkış, Beyaz Saray’ın Rusya’ya karşı doğrudan askeri tırmanmadan kaçınmaya çalıştığı yönündeki değerlendirmeleri güçlendirdi. Buna karşın Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, 17 Ekim’deki Washington ziyaretinden sonra “Tomahawk’lar masada” diyerek Amerikan silahlarının savaşın seyrini değiştirebileceğini ima etmişti.

Zirvenin iptalinden önce, Budapeşte görüşmesi için hazırlıklar yürütülüyordu. Macaristan Dışişleri Bakanı Péter Szijjártó, 16 Ekim’de Moskova’da Lavrov ve Washington’da Landau ile telefon diplomasisi yürütmüş, ertesi gün Başbakan Viktor Orban da Putin’le temasa geçmişti. Ancak 20 Ekim’de ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile Lavrov arasındaki görüşmenin ardından planlar değişti. Kremlin hazırlıkların sürdüğünü söylese de, Trump yönetimi “şu aşamada liderler düzeyinde görüşmeye gerek olmadığı” mesajını verdi. Budapeşte hükümeti, zirvenin hâlâ gündemde olduğunu savunsa da Orban’ın Washington’a yapacağı kasım ziyareti, sürecin fiilen ertelendiğini gösteriyor.

Trump’ın NATO Genel Sekreteri Rutte ile görüşmesinde ise yeni bir barış çerçevesi gündeme geldi. Bloomberg’in haberine göre, Rutte Washington’a Avrupa ve Ukrayna tarafından hazırlanan 12 maddelik bir “barış planı” getirdi. Plan, derhal ateşkes, savaş esirlerinin ve zorla götürülen çocukların iadesi, işgal altındaki bölgelerde geçici idari mekanizmalar ve Ukrayna’ya AB üyelik sürecine hız kazandıracak güvenlik garantilerini öngörüyor. Moskova’ya yönelik yaptırımlar, anlaşmanın aşamalarına göre kademeli olarak kaldırılacak, ancak Rusya yükümlülüklerini ihlal ederse yeniden devreye girecek.

RBC analizi şöyle bitiyor: "Sonuç olarak, Trump yönetimi diplomasi ile baskı arasında gidip gelen bir denge siyaseti izliyor. Bir yandan Moskova ile doğrudan teması askıya alırken diğer yandan “barış baskısını” artırıyor. Avrupa ise 19. yaptırım paketiyle Rusya’ya yeni kısıtlamalar getirerek ABD’nin çizgisine yaklaştı. Zelenskiy ise “önce ateşkes, sonra baskı” formülünü savunuyor. Tüm bu gelişmeler, Washington’un Rusya’ya karşı hem ekonomik hem diplomatik cephede yeniden öncülük rolünü üstlenmeye başladığını ve Trump’ın ikinci döneminde “daha pragmatik ama daha sert” bir dış politika izlemeye yöneldiğini gösteriyor."

23.10.2025

Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
İLGİLİ HABERLER
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
ANKET
Rusya’da yabancı çalışanların iş bulma koşulları sizce nasıl değişecek?
©Copyright Turkrus.com - All Rights Reserved
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама