Moskova griye teslim: Neden herkes renksiz giyiniyor?
Moskova sokaklarında dolaşanlar, şehrin görünümünde tuhaf bir tekdüzelik fark ediyor: Herkes aynı renkte giyinmiş gibi. Bej, pastel, soluk tonlar... Sanki birileri gizlice tüm mağazalardan canlı renkleri çalmış. Şehir, adeta “göz yormayan” ama aynı zamanda da ruhsuz bir moda anlayışının esiri olmuş durumda.
Parlak sarı, canlı kırmızı ya da zümrüt yeşili gibi renkler modacıların yönlendirmesiyle yerini soluk şeftaliye, pudra pembesine ve pastel turkuaza bıraktı. Artık şehir merkezinde canlı renklerde tişört giymek neredeyse “sosyal sapkınlık” gibi algılanıyor. Pinterest estetiğiyle tek tipleştirilen sokak modasında bireysellik kaybolmuş halde.
Bu “bej devrimi”, özellikle sonbahar aylarında zirveye çıkmakta. Kadınlar ve erkekler aynı kalıptan çıkmış gibi bej trençkotlarla dolaşıyor. Oysa bir zamanlar alışveriş merkezlerinde farklı kesim ve renkte kıyafetlere ulaşmak mümkündü. Şimdi ise canlı renkli giysiler ancak anime dükkanlarında ya da internetin derinlerinde, Wildberries ve Ozon gibi sitelerde gizlenmiş halde bulunabiliyor.
Yine de tüm bu pastel kuşatmasının içinde bazı "pratik yanlar" da var. Bej tişörtte kahve lekesi, greçka çayı ya da makarna sosu neredeyse görünmüyor. Ancak bazıları için bu rahatlık yeterli değil. Çünkü bordo bir tişörte dökülen kırmızı şarap, ya da sarı bir gömlekte kaybolan hardal lekesi, hâlâ hayatın renkli tarafına göz kırpıyor. Ve belki de tam da bu yüzden, bazıları tüm düzene rağmen kırmızı tişört giymeye devam ediyor.
(Yazı ve kolaj Moskviçmag dergisinden alıntıdır)
21.6.2025

Реклама