Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
GÜNDEM

Kalın: "Rusya 3 hesap hatası yaptı, nerede duracak bilmiyoruz"

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın Habertürk TV'de Kübra Par'ın Açık ve Net programında gazeteciler Aslı Aydıntaşbaş ve Gürkan Zengin ile birlikte başta dış politika olmak üzere gündemdeki soruları yanıtlladı. 
 
Kalın'ın sorulara verdiği yanıtlardan öne çıkan başlıklar şöyle:
 
"Ekonomik şeylere endekslerseniz kategori hatası yaparsınız. Bizim ABD, Batı'daki ülkelerle iyi ilişkilerimiz var. Bu otomatikman ekonomik iyi ilişkiler anlamına geliyor mu? Bu bir eko sistem. Rusya ile bir denge politikası izliyoruz. Otomatikman Rus sermayesi Türkiye'ye geliyor anlamına geliyor mu? Rusya ile enerji ilişkimiz var. Enerjide dışa bağımlı olduğumuz için İran'la olduğu gibi Rusya ile ilişkiler geliştiriyoruz.
 
Rusya'ya Ukrayna savaşından sonra yaptırım uygulamıyoruz. Elbette ülkemizin çıkarlarını korumak zorundayız. Burada Rusya tarafının da güvenebileceği bir aktörün devrede olması lazım. Herkes köprüleri atarsa Rusya ile eninde sonunda kim konuşacak? Bizim ekonomik ilişkilerimiz öyle bir mahiyette ki, yaptırım uygulamak Rusya'dan çok Türkiye'nin ekonomisine zarar verir. Biz net tavır aldık. Şu anda Batılılar da bunu kabullendiler. Jeopolitik gerekçelerle Türkiye'nin pozisyonuna dair bir şey söylemiyorlar. Ukrayna'nın tahıl sevkiyatını yürüttüğümüz bir süreç var. Gıdada Türkiye kilit hale geliyor. Avrupalı dostlarımız arıyorlar 'Bu toplantı ne zaman olacak, sevkiyat başlayacak mı' diye. Bir kısmı 'Bu sürecin içinde biz de olalım' demek için arıyorlar.
 
Bir gemi Mairapol'dan çıktı. Ukrayna'dan limanından çıktı. Şu anda yolda. Birkaç gün içinde Zonguldak'a ulaşması planlanıyor. Bizim askeri heyetimiz Moskova'daydı. O görüşmelerden bu sonuç çıktı. İki tarafın da mutabık kalması halinde İstanbul'da Türkiye-Ukrayna-Rusya-BM toplantısı yapacağız. O toplantıda bu sevkiyatın moderesi konuşulacak. Bir iş planı üzerinde çalışılıyor şu anda. O bölge savaş başlayınca Ukraynalılar tarafından mayınlandı, Odessa limanı. Haklı olarak Rusya işgal eder diye temizlemek istemiyorlar. Bunun yerine bir güvenli koridor, üç tane güvenli koridor önerdiler. Koordinatları belli, gemiler girip çıkabilir, tahıl sevkiyatını başlatabiliriz dediler. Şu anda Rusya ve Ukrayna tarafı ile müzakerelerimiz sürüyor. En kısa zamanda bu toplantıyı yapmak istiyoruz.
 
Rusya kendi tahıl ürünlerini de çıkartmak istiyor. Benim gemilerim uluslararası sulara çıktığında herhangi sorunla karşılaşmasın diyor. Uluslararası sigortası sigortalamadığı için gemiler çıkamıyor. Prensipte Cumhurbaşkanımız, sayın Putin'e açtı. 'Çıkarsınlar engel olmayız ama biz de ürünleri çıkarmalıyız' dedi. Bu ülkelerin temsilcileri ve BM ve bizim olacağımız yapıda görüşülecek. Bu Ukrayna savaşının altbaşlıklarından bir tanesi. Şu anda herkes sevkiyatın başlamasını istiyor. Farklı rakamlar telaffuz ediliyor. Şu anda toplamda Rusya ve Ukrayna'nın 40 milyon tona yakın tahıl olduğu iddia ediliyor. Bu tabii ciddi rakam. Bu dünyada yüzde 30-35'lik rakama tekabül ediyor. O koridorun belirlenmesi, gemilerin sevkiyata başlaması 3-4 haftalık bir süreç.
 
Toplam 22-23 gemi var ama hepsi bizim değil. Bize gelecek olan gemiler var. Bize faydası şu olacak; kendi tahıl ihtiyacımızla ilgili rahatlama getirecek. Bu sevkiyat Türkiye üzerinden yapıldığı için Türkiye stratejik konum elde edecek. O gemiler Boğaz'dan geçecek. Biz nasıl Ukrayna ve Rusya tarafları arasında ilk kapsamlı masayı İstanbul'da kurduysak, tahıl sevkiyatı konusunda ilk defa iki ülkeyi biraraya getireceğiz. Biz Rusya'nın işgalini söylüyoruz, açık ve net. Savaş uzadıkça çok daha maliyetler üretecek. İki tarafı biraraya getirmek için gayret sarfeden başka bir ülke de yok açıkçası. Savaş ortamında bile belli konularda işbirliği yapılabileceğine bir örnek teşkil edecek.
 
Biz ateşkesin ötesinde bir barış müzakere sürecinin ciddi manada başlaması için uğraşıyoruz. Şu anda maalesef nesnel şartlar buna müsait değil. İki taraf da şu anda masaya oturma konusunda bir zihni açıklığa ve siyasi iradeye sahip değil. Çeşitli sebepleri var. Ukrayna 'ülkemin üçte biri işgal altında iken masaya oturmayı doğru bulmuyorum' diyor. Rusya da 'Oradaki pozisyonumu tahkim ediyorum, masaya oturduğumda çok daha güçlü şekilde oturacağım' diyor. Ne zaman başlayacağını bilmiyorum. Kehanette bulunmak istemem. Askeri çatışmalar ne kadar devam eder, kestirmek zor. Savaş uzadıkça maliyet çok daha artacak. Daha sonra ateşkes, barış, kalıcı barış adımları çok daha zor hale gelecek. Bu tür büyük ihtilaflarda her şeyi kuşatan, ihtiva eden tek bir barış anlaşması kurmak, yapmak, uygulamak kolay bir şey değil. Bunun yerine bazen parçalı bir kurgulamanız daha anlamlı hale gelir. Burada dondurma durumu, burada müzakere yapalım, burada tahıl sevkiyatı gibi.
 
Bizim değerlendirmemiz şu; Ruslar Kiev'i almak için ani hamle yaptılar, hesap hatası yaparak geri çekildiler ama hızlı toparladılar. Ülkenin doğusunda kendilerini tahkim ettiler. Haritaya bakarsanız, maalesef 24 Şubat'ta savaş başladığında Rusya Ukrayna topraklarının Donbas bölgesinin bir bölümüne hakimdi. Bugünkü haritaya bakın, 4 ay sonra, şu anda Harkil'den Donbas bölgesi, Kırım'la birleşti, kalın hatta doğru gidiyor. Odessa'ya yaklaştı. Duracağı yeri kestirmek zor. Ukrayna'nın Azak denizinden erişimi kestiler. Odessa'yı da keserlerse Ukrayna bir anda kara devleti olacak. Umarız oraya varmaz iş. Cumhurbaşkanımız da liderler diplomasisinde muhataplarına söylüyor. Bu savaşı durdurmak için çaba gösterilmesini söylüyor. Ama hepimizin aynı hedefler üzerinden gitmemiz lazım. Sahadaki duruma baktığınızda daha fazla Ukrayna toprağını işgal ediyor. Masaya ne zaman oturacak bilmiyoruz, biz gayret ediyoruz, uğraşıyoruz.
 
Putin içeride kendi pozisyonu daha da tahkim etti. Ekonomik olarak ruble toparladı. Ruslar ne zaman masaya oturacaklar bilmiyorum. Masaya oturduklarında o gün Rusya Ukrayna'da hangi çizgideyse müzakereyi de oradan açacaklar.
 
Şu anda uçaklarımız orada ama güvenli. Bakımları düzenli olarak yapılıyor. Çatışma riski devam ettiği için uçaklarımız orada duruyor. Onlar 2 kargo uçağı. Büyükelçiliğimiz sürekli temas halinde. Kalkması, uçması halinde güvenliğini sağlayamayacakları için Ukraynalılar biraz daha sabırlı olmamızı istediler. Şu ana kadar hamdolsun orada bir risk durumu doğmadı. Arzumuz, uçaklarımızı bir an önce almak. İlk fırsatta; hatta bize şartlar olgunlaştığınızda hava sahamız açıldığında ilk giden sizin uçaklarınız olacak dendi.
 
Şu anda dünyanın gündemini meşgul ediyor. Kısa vadede, asıl orta ve uzun vadede etkileri var savaşın. Bundan sonrasında da öngörüm önümüzdeki birkaç 10 yıl boyunca savaş ve etkileriyle meşgul olacağız. Savaş bitebilir ama etkileri farklı bir şekilde devam edecek. 2.0 yeni bir soğuk savaş dönemi söyleniyor. Bu çok farklı bir soğuk savaş dönemi olur. Sanal ortamların, dijital ortamların, güçlendirilmiş gerçeklik aleminde birtakım soğuk savaş rekabetlerin yaşanacağı bir döneme giriyoruz. Bunun ekonomik, demografik, jeopolitik boyutları var. Batı'da bunun etkileri olacak. Rusya karşıtlığından ben tasavvuru olabilecek. Tolstoy'un, Dostoyevski'nin romanlarının kaldırılmasından, Rus sporcuların birtakım ayrımcılıklara maruz kalması sağlıklı bir şey değil. Rusya tarafında da Batı karşıtlığı da devam edecek. Şahsi değerlendirmem bu yönde. Çok büyük tektonik konumlandırmalar yaşanacak. Önümüzdeki 10 yıl içerisinde. Çin orada duruyor. Bundan sonra ne yapacak? Hemen yanıbaşında Hindistan. Çin, Rusya ve Hindistan'ı hayal edin. Dünya ekonomisinin üçte birine tekabül eden bir bloğunu düşünün. Hinterlandıyla birlikte düşünün, Orta Asya ile düşünün bunu. Bunlar açısından baktığınızda, muhtemel sonuçları açısından, kesinlikle önümüzdeki 10 yıllarda bizi çok meşgul edecek bir döneme giriyoruz.
 
Türkiye formel olarak NATO üyesi ve AB'ye üye olmayan çalışan bir ülke olarak denge politikasına devam edecek. Daha akışkan, melez, geçişken bir soğuk savaş dönemine giriyoruz. Çıkarlar gündeme gelecek. Üç ay öncesine kadar ABD'nin Venezuela tavrını biliyoruz. Otoriter rejim vs. Her tür baskıyı uyguladılar. Şimdi ne yaptılar? Venezuela'ya petrol almaya gidiyorlar. Çok hızlı bir süreç başlattılar. Rusya doğalgaz ve petroluna karşı alternatif olarak Venezuela'yı devreye aldılar. Nerede kaldı peki?
 
Sistematik baskı yok. Ara ara gündeme getiriyorlar. Neden yaptırım uygulamadığımıza dair gerekçelerimizi dile getiriyoruz. Şu anda Türkiye'nin Rusya'ya yaptırım uygulaması, Türk ekonomisine zarar verir. Bunu niye göze alalım. Türkiye'nin rolünü gördükleri için. Tahıl sevkiyatı, enerji arz güvenliği Türkiye üzerinden olacak. Yarın masaya otururlarsa yine Türkiye'nin kolaylaştırıcılığı ve arabuluculuğu ile olacak. Şu anda Cumhurbaşkanımız en başarılı liderler diplomasisini yürütüyor. Rus oligarklar meselesine gelince, yaptırımları uygulamadığımız için kişilere de yaptırım uygulamıyoruz. Bunlar birtakım gayrimeşru varlıklarını, paralarını buraya getirecekler diye bir şey yok. Batı'da milyarder denenlere Rusya'ya gelince oligark deniyor. ABD'de, Avrupa'da böyle liderler yok mu? Şu olsa bir yere kadar anlarım, falanca şahıs bu savaşı direk finanse etse, mühimmatı temin etse, bu kişiye yaptırımı anlarım. Fakat total olarak bütün Rus işadamlarına bir yaptırım uygulayalım, Rus kanallarını, kurumlarını tıkayalım, bu bir etki yapsın, dalga üretsin, Kremlin tavrını değiştirsin. Buradan negatif etki almak yerine kendi ülkemizi emin bir şekilde hem ekonomik güvenlik anlamında bu politikayı uyguluyoruz.
 
Bankalarımızı ve diğer kurumlarımızın herhangi bir yaptırıma tabi olmaması için çok hassas yürütüyoruz. Elbette bankalarımızın kredi kullanma kapasitesine zarar getirecek politikanın içinde olmayız tabii. Bu savaş uzadıkça, bu tür maliyetler herkes için artacak. Emtia, enerji fiyatları, bankacılak ve diğer alanlara kadar. Keşke İstanbul'da yapılan ilk müzakere masasında Batılı dostlarımızdan daha fazla destek görseydik. Sessiz kaldılar, izlediler. Barışın önünü açacak girişimlere daha fazla destek vermeleri gerekiyor. Bazıları Türkiye'ye böyle bir krediyi vermek istemedikleri için bu tavrı aldı diye insan düşünmeden edemiyor.
 
Sayın Zelenskiy ve ekibini yıllardır tanıyorum. Ben Kiev'e gidip onlarla da görüştüm. Savaş başladığında vatanperver ve onurlu duruş sergilediler. 'Ülkem işgal altında bir yere gitmiyorum' dedi. Zelenskiy ve ekibine 'Sizi buradan çıkaralım' teklifi yapıldı ama onurlu bir duruş sergiledi. Üç hesap hatası yaptı Rusya. Kiev'i 1 hafta içinde alırız dediler, alamadılar. Kendi ordularına çok güvendiler, tanklarına, toplarına güvendiler. Bu olmadı. Üçüncüsü Batılı ülkelerin kısa sürede ittifak halinde yaptırımlar rejimini uygulayacağını hesap edemediler. Almanya, Fransa gibi ülkeler farklı tutum sergiler diye düşündüler, bu olmadı. Daha sonra destek açıklamaları geldi, süreç hızlı ilerledi. Dönem dönem ben onların da kendilerine verilen sözlerin yerine getirilmemesinden ötürü hayal kırıklığına uğradıklarını biliyorum. Savaşın beşinci ayında hala mevzi kaybediyorsunuz. Batının vaatleri, sözleri nerede? İşgali kabul edelim anlamına gelmiyor bu elbette. Gücünün yettiği yere kadar ülkesini savunacak elbette. Ama verilen sözlerle, oluşturulan iklimle gerçekliği yanyana koyduğunuzda arada büyük boşluk var. Bundan dolayı hayal kırıklığı ve öfke var.
 
Müzakere yoluyla bu işin çözülmesini istiyorlar ama müzakere mevcut şartları kabul etmek anlamına gelmiyor. 24 Şubat sınırlarına geri dönülmesini istiyorlar haklı olarak. Savaş uzadıkça bu daha zorlaşacak, Rusya'nın işgal ettiği topraklar daha da artacak. 3 ay sonra başka şeyleri konuşuyor olacağız." (Sputnik)

Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
İLGİLİ HABERLER
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
ANKET
Hayatınız ve işiniz için 2023'e kıyasla genel 2024 beklentiniz nedir?
©Copyright Turkrus.com - All Rights Reserved
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама