Türk-Rus çatışma riski: "Böyle bir ihtimali düşünmek dahi istemiyoruz"
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeydoğusundaki Barış Pınarı Harekatı esnasında Türkiye ve Rusya'nın askeri bir çatışma içine girmesini bekleyip beklemedikleri sorusuna, "Böyle bir ihtimali düşünmek dahi istemiyoruz" cevabını verdi.
Türkiye'nin Barış Pınar Harekatı'nın devam ettiği bir dönemde Suriye ordusunun, söz konusu operasyon kapsamında yer alan bazı bölgelere girdiğine ilişkin haberler gelirken, Kremlin Sözcüsü Peskov'a, ‘Türk ve Rus askerlerin doğrudan karşı karşıya geleceği bir askeri çatışma bekleyip beklemedikleri’ soruldu.
Kremlin Sözcüsü soru üzerine, "Böyle bir ihtimali düşünmek dahi istemiyoruz" cevabını verdi.
"Hiç olmazsa böyle bir tehlike bulunup bulunmadığını söyler misiniz?" şeklindeki soru karşısındaysa Peskov, "Söylediklerime ekleyeceğim bir şey yok, bunun için (sözü edilen tehlikenin oluşmaması için) askerlerimiz irtibat halinde" dedi.
Sputnik'in aktardığına göre Peskov, Rusya'nın Türkiye'nin yürüttüğü harekata karşı bakış açısının değişmediğini belirtti ve Suriye'deki siyasal sürecin önünü tıkayabilecek eylemlerden kaçınılması gerektiğini vurguladı.
Kremlin Sözcüsü, "Bazı temasların gerçekleştirildiği ve birtakım anlaşmaların bulunduğuna ilişkin açıklamaları gördünüz. Bunlara başka bir şey ekleyemem, zira Rusya'nın bu konuya bakış açısında herhangi bir şey değişmiş değil, ortada yeni bir şey yok" diye ekledi.
Peskov'un bu sözleriyle, Barış Pınarı Haraketı'nın başladığı gün Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasında yapılan telefon görüşmesine ilişkin Kremlin'den yapılmış olan açıklamaya gönderme yaptığı düşünülüyor.
Zira Kremlin'in açıklamasına göre Erdoğan'la yaptığı söz konusu telefon görüşmesinde Putin, Barış Pınarı Haraketı'nın Suriye'deki krizin çözümü için ortaya konmuş ortak çabalara zarar vermemesi adına, Türk tarafına ‘durumu enine boyuna tartma’ çağrısında bulunmuştu.
Öte yandan Rus Senatör Konstantin Kosaçev, Barış Pınarı Harekatı'n ilişkin olarak, Türkiye'nin Suriye topraklarını güçle ele geçirmek gibi bir planının olmadığını, dolayısıyla Türk ve Suriye ordularının doğrudan karşı karşıya geleceği açık bir çatışma için risklerin düşük olduğunu söyledi.
Rusya parlamentosunun üst kanadı olan Federasyon Konseyi'nin uluslararası ilişkiler komitesi başkanı Konstantin Kosaçev Facebook'tan yaptığı bir paylaşımda Türkiye'nin Barış Pınarı Harekatı'nın bir yandan söz konusu bölgedeki durumu güçleştirdiğini, bir yandan da Kürtler ile Suriye hükümeti arasında diyalog kurulmuş olması gibi birtakım sonuçlara yol açtığını belirtti.
"Bunun yanında Türkiye ile Suriye arasında açık bir çatışma yaşanması riski yine de yüksek değil. Zira görünüşe göre Ankara'nın güç kullanarak Suriye topraklarını ele geçirmek gibi bir niyeti yok" diye devam eden Rus Senatör, "(Türkiye) Cumhurbaşkanı (Recep Tayyip) Erdoğan'ın maksadı tamamıyla olağan: Türkiye'nin sınırdaki bölgelerinde 3.5 milyon Suriyeli göçmen birikmiş durumda, Ankara da göçmenlerin bir milyonunu şu anda askeri operasyon gerçekleştirmekte olduğu topraklara yerleştirmeyi tasarlıyor" ifadelerini kullandı.
Öte yandan Türkiye'nin, söz konusu problemini askeri yöntemle çözmeyi seçmiş olmasının birtakım yeni güçlüklerin oluşmasına da sebep olduğunu belirten Kosaçev Barış Pınarı Harekatı nedeniyle yüz binlerce kişinin yerinden edilebileceğini anımsattı.
Sputnik'in aktardığına göre Kosaçev, "Rusya'nın, ilk olarak Kürtler ile Suriye hükümeti, ikinci olaraksa Ankara ile Şam arasında diyaloğun aktif hale getirilmesinde ısrarcı olması da bundandır" dedi.
"Türklerin gerekçeleri ne olursa olsun komşu ülkelerinin topraklarını işgal ettikleri açıktır" diye devam eden Rus Senatör, "Bu da ortak bir görev olan terörle mücadeleye hiçbir biçimde yardımcı olmamaktadır" vurgusunu yaptı.
"Tüm bu nedenlerle aktif bir biçimde diplomasi yürütme vakti geldi" diyen Kosaçev, Rusya'nın çözüm ve diyalog arayışlarına destek olacağını yineledi.
Ayrıca, birtakım ülkeler ile uluslararası toplulukların tavrını da yararsız bulduğunu söyleyen Koşaçev "(Türkiye'ye yönelik) kınama açıklamalarının herhangi bir yararı olduğunu düşünmüyorum. Suriye'nin egemenliğini desteklemek isteyen her kim varsa, bu ülkenin meşru hükümetiyle ilişkilerini normalleştirsinler."
14.10.2019

Реклама