SON GELİŞMELER// 3 ocak-11 Şubat 2025
Rusya'nın Ukrayna'daki askeri operasyonu. Son gelişmeler:
11 Şubat Salı
- ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna’nın gelecekte Rusya’nın bir parçası olabileceğini belirterek, ABD’nin bu ülkeye yaptığı mali yardımları geri almak istediğini söyledi. Fox News’a verdiği röportajda Trump, "Onlar nadir toprak elementleri, petrol ve doğalgaz açısından son derece değerli topraklara sahip. Yüz milyarlarca dolar harcıyoruz ve bu paranın güvence altına alınmasını istiyorum. Bir anlaşma yapabilirler ya da yapmayabilirler. Bir gün Rusya olabilirler veya olmayabilirler, ancak orada tüm bu paramız olacak ve ben geri istediğimi söylüyorum" dedi.
ABD’nin Ukrayna’ya sağladığı mali desteği sürdüremeyeceğini Kiev’e açıkça ilettiğini vurgulayan Trump, "Onlara 500 milyar dolar değerinde nadir toprak elementleri karşılığında bir anlaşma yapmamız gerektiğini söyledim ve bunu kabul ettiler. En azından aptal gibi hissetmiyoruz. Aksi halde aptalız" ifadelerini kullandı. Dün gece Fox News'de yayınlanan özel söyleşinin tamamı için
TIKLAYIN.
Rusya-Ukrayna bölümü 20. dakikadan başlıyor.
- Son iddiaya göre ABD Başkanı Donald Trump’ın yönetimi, Ukrayna’daki çatışmanın çözümüne yönelik plan hazırlıklarını geçici olarak durdurdu. The Daily Telegraph’ın haberine göre, bu kararın arkasında Avrupa’daki müttefiklerin görüşlerini dikkate alma isteği yatıyor. ABD’nin Ukrayna özel temsilcisi Keith Kellogg, Avrupalı diplomatlara, öncelikli görevinin Avrupa hükümetlerinin barış sürecine nasıl katkı sağlayabileceğini değerlendirmek olduğunu belirtti. Kellogg ayrıca, Washington’un tek taraflı karar almak yerine müttefiklerinin çıkarlarını gözetmek istediğini vurguladı. Bu kapsamda, NATO üyesi ülkelerin liderleriyle görüşmeler planlanıyor.
The Daily Telegraph’ın aktardığına göre, ABD’nin Ukrayna için barış planının detayları, 14-16 Şubat tarihleri arasında düzenlenecek Münih Güvenlik Konferansı’nda açıklanacak. Washington’un, Kiev’e askeri desteğini sürdürme karşılığında Ukrayna’nın nadir toprak elementleri üzerindeki erişimini artırmayı planladığı bildiriliyor. Ancak Keith Kellogg, ABD’nin barış sürecini hızlandırmak amacıyla Moskova’ya yönelik yaptırımları daha da sıkılaştırmayı değerlendirdiğini ifade etti. Özellikle petrol sektörü ve ihracat kısıtlamaları üzerinden baskının artırılabileceğini belirten Kellogg, Trump yönetiminin hem Ukrayna hem de Rusya üzerinde etkili bir baskı politikası izlemeye devam edeceğini söyledi.
- İtalyan haber ajansı ANSA’nın Brüksel’deki kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, Trump’ın Ukrayna’daki çatışmanın çözümüne yönelik planı henüz tamamlanmadı ve bu nedenle ne Brüksel’deki NATO savunma bakanları toplantısında ne de Münih Güvenlik Konferansı’nda bu hafta sunulacak. ANSA, bu hafta Brüksel’de düzenlenecek toplantıya yeni ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth’in ilk kez katılacağını, Münih’teki konferansa ise ABD heyetinin Başkan Yardımcısı James David Vance liderliğinde gideceğini hatırlattı. Ajansın kaynaklarına göre, ABD Başkanı’nın Rusya ve Ukrayna özel temsilcisi Keith Kellogg’un NATO merkezini ancak Şubat ayının ikinci yarısında ziyaret etmesi ve görüşmelerini plan tamamlandıktan sonra gerçekleştirmesi bekleniyor.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, bu hafta Münih Güvenlik Konferansı öncesinde Trump’ın ekibinden “önemli isimlerin” Ukrayna’yı ziyaret edeceğini duyurdu. Zelenskiy, Ukrayna ve ABD ekiplerinin ortak bir vizyon oluşturması gerektiğini vurgulayarak, “Elbette farklı görüşler olabilir, ancak esas meseleler üzerinde ortak bir anlayış geliştirmek önemli. Putin’i nasıl durdurabiliriz ve Ukrayna’ya nasıl güvenlik garantileri sağlayabiliriz? Bu konular üzerinde yoğun şekilde çalışacağız” dedi.
- Zelenskiy, Trump ile Putin arasında gerçekleştiği belirtilen görüşme hakkında yorum yaptı. RBK-Ukrayna’nın aktardığına göre, Zelenskiy "bu tür söylentilerin doğrulanması gerektiğini" belirterek, görüşmenin gerçekten yapılıp yapılmadığının henüz net olmadığını savundu. Zelenskiy "Onların (Trump ve Putin) konuştuğu söyleniyor, bakalım gerçekten öyle mi” şeklinde konuştu. Daha önce Trump, Putin ile telefon görüşmesi yaptığını açıklamış, Kremlin ise bu bilgiyi ne doğrulamış ne de yalanlamıştı.
- Saratov Valisi Roman Busargin, hava savunma sistemlerinin bir insansız hava aracı (İHA) saldırısını püskürttüğünü, ancak bölgede bulunan bir sanayi tesisinde hasar meydana geldiğini açıkladı. Busargin, Telegram kanalından yaptığı açıklamada, "Muhtemel enkaz düşme noktalarında acil müdahale ekipleri çalışmalarını sürdürüyor" ifadelerini kullandı. İlk belirlemelere göre olayda can kaybı veya yaralanma olmadığı bildirildi.
- Kazan, Kirov, Saratov ve Ulyanovsk havalimanlarında uçuşlar geçici olarak durduruldu. Rusya Federal Havacılık Ajansı (Rosaviatsiya), bu kararın 11 Şubat sabahı erken saatlerde, sivil uçuşların güvenliğini sağlamak amacıyla alındığını belirtti. Rusya Savunma Bakanlığı’nın verilerine göre, gece boyunca ülke genelinde 40 İHA imha edilirken, bunların 18’i Saratov bölgesi üzerinde düşürüldü. İHA saldırılarının hedef aldığı diğer bölgeler arasında Rostov, Bryansk, Volgograd ve Belgorod da bulunuyor.
- CNN’in haberine göre, Ukrayna’nın eski Genelkurmay Başkanı ve şu anda Londra Büyükelçisi olan Valeriy Zalujnıy, Ukrayna’daki çatışmanın sona erdirilmesine yönelik müzakerelerde, Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’e kıyasla “daha uygun bir figür” olabilir. Kanal, Batı’da Zelenskiy’e gösterilen övgülerin Ukrayna içinde aynı şekilde paylaşılmadığını ve artık “aşılmaz bir lider” olarak görülmediğini belirtiyor. CNN, olası bir ateşkesin Zelenskiy’e geri çekilme ve müzakereler için yeni bir isim belirleme fırsatı tanıyabileceğini, Zalujnıy’ın ise Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin desteğini alarak Moskova ile “kusursuz olmayan bir anlaşmaya” varma şansı bulunduğunu öne sürdü. Ancak, kanal Rusya’nın bu senaryoya nasıl yaklaşacağını kestirmenin zor olduğunu vurguladı. Öte yandan, Zelenskiy’nin geleceği, savaşın nasıl sona ereceğine, halkın bunu nasıl karşılayacağına ve olası rakiplerine bağlı olacak. Yapılan anketlerde Zalujnıy’nın Zelenskiy’den daha fazla kamuoyu desteğine sahip olduğu belirtilirken, Ukrayna İstihbarat Başkanı Kyrylo Budanov’un da popülerlik sıralamasında Zelenskiy’yi geride bıraktığı ifade ediliyor.
- Donald Trump, sosyal medya platformu Truth üzerinden, CNBC’nin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in açıklamalarını içeren bir haberini paylaştı. Trump’ın alıntıladığı ifadeler arasında, Putin’in Avrupa Birliği ülkelerinin ABD’ye boyun eğeceğine ve “efendilerinin ayaklarına kapanarak kuyruklarını sallayacaklarına” dair sözleri de yer aldı. Putin, bu ifadeleri, Trump’ın Avrupa Birliği’ne ek gümrük vergileri getirme tehdidine yönelik yaptığı yorum sırasında kullanmıştı ve Trump’ın kararlılığı sayesinde bu sürecin hızla gerçekleşeceğini öne sürmüştü.
- Trump yönetiminin USAID programlarını denetim amacıyla durdurma kararı, Ukrayna’da Rusya’ya karşı yürütülen en az iki araştırma projesinin askıya alınmasına yol açtığı bidirildi. Reuters’ın edindiği bilgilere göre, USAID tarafından doğrudan finanse edilen "savaş suçarının aratırıması" projelerinin yanı sıra, ABD desteğiyle yürütülen diğer bazı soruşturma projeleri de durduruldu. Bu projelerden üçü Uluslararası Narkotikle Mücadele Bürosu tarafından desteklenirken, bir diğeri ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından finanse ediliyordu. Reuters’ın ulaştığı Ukraynalı kaynaklara göre, savaş suçları soruşturmaları için toplamda 47 milyon dolar ayrılmıştı.
- Avrupa Birliği’nin Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, Papa Francis ile bir araya gelerek "Ukrayna için adil ve uzun vadeli bir barışın sağlanması gerekliliğini görüştüğünü" duyurdu. Kallas, Papa’ya insan onurunu ve en savunmasız kesimleri koruma konusundaki liderliği için teşekkür ettiğini belirtti. Geçtiğimiz yıl Papa Francis, Ukrayna’nın müzakerelere başlaması gerektiğini ifade ederek “beyaz bayrak cesaretine” vurgu yapmış, bu sözler Ukrayna’da bir tür teslimiyet çağrısı olarak algılanmıştı. Daha sonra Vatikan, Papa’nın sözlerinin yanlış anlaşıldığını açıklamıştı.
10 Şubat Pazartesi
- ABD Başkanı’nın Rusya-Ukrayna çatışmasını çözmekle görevli özel temsilcisi Keith Kellogg, şu anda sadece Donald Trump’a farklı eylem planlarını sunmaya hazırlanma aşamasında. Semafor’un üç kaynağa dayandırdığı haberine göre, Kellogg bu bilgiyi ABD’nin müttefikleriyle paylaştı. Kaynaklardan birine göre Kellogg, NATO üyesi ülkelerin temsilcileriyle bir araya gelerek koordinasyon sağlama niyetini de dile getirdi.
Kellogg kamuoyuna yaptığı açıklamalarda ise “güvenilir bir planın” hazır olduğunu savunmuştu. Trump da çatışmaların sona erdirilmesi için somut bir planın hazırlandığını ve bunun hızla uygulanabileceğini öne sürmüştü.
- Avrupa ülkeleri, Rusya’ya hizmet veren petrol tankerlerini Baltık Denizi’nde alıkoymayı amaçlayan büyük ölçekli bir operasyon için müzakereler yürütüyor. Politico’nun iki AB diplomatı ve iki hükümet yetkilisine dayandırdığı habere göre, yetkililer bu tankerleri hangi yasal gerekçelerle alıkoyabileceklerini araştırıyor.
AB ve ABD makamları, Rusya’nın petrol ticaretinde yaptırımları ve diğer kısıtlamaları aşmak için kullandığı gemileri “gölge filo” olarak tanımlıyor.
Mevcut öneriler üç ana kategoriye ayrılıyor:
* Petrol sızıntıları gibi çevreye zarar verebilecek gemilerin el konulması. Politico’ya göre, yaşlanan tanker filosu nedeniyle böyle bir risk bulunuyor.
* Eğer bir gemi, uluslararası sularda enerji altyapısına veya denizaltı internet kablolarına zarar verirse, uluslararası hukukun korsanlıkla ilgili hükümleri devreye sokulabilir.
* Ülkeler, gemilere el koymayı kolaylaştıracak yeni ulusal yasalar çıkarmayı tartışıyor.
- Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, Moskova’nın ABD ile ültimatom dilinde konuşmaya razı olmadığını açıkladı. Ryabkov, 10 Şubat’taki basın toplantısında, Rusya’nın her türlü konuyu yalnızca eşit ve karşılıklı kabul edilebilir bir temelde tartışmaya açık olduğunu vurguladı.
Interfaks’ın aktardığına göre. Ryabkov “Ültimatomlar, provokatif açıklamalar ve bizim için kabul edilemez talepler karşılığında büyük bir lütufta bulunulduğu izlenimini yaratma çabaları—tüm bunlar Rusya ile ilişkilerde ve diyalogda işe yaramayacaktır,” dedi.
- Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ayhan Hacızade, Azerbaycan’ın Rusya Devlet Duması Milletvekili Nikolay Valuyev’in ülkeye girişini yasakladığını duyurdu. Kararın, Valuyev’in Bakü’deki Rus Evi’nin kapatılması yönündeki Azerbaycan kararına yönelik eleştirileri sonrası alındığı bildirildi.
Hacızade, Dışişleri Bakanlığı sitesinde yayımlanan açıklamasında “Nikolay Valuyev’in Azerbaycan ve Azerbaycan halkına yönelik hakaret içeren ve tehdit dolu açıklamaları kesinlikle kabul edilemez. Bu bağlamda adı, Azerbaycan Cumhuriyeti’ne girişi yasaklanan kişiler listesine dahil edilmiştir,” dedi.
Sözcü ayrıca, Valuyev’in Azerbaycan’a girişi yasaklanan ilk Rus milletvekili olmadığını, daha önce Konstantin Zatulin ve Vitaliy Milonov’un da kara listeye alındığını belirtti. Hacızade “Üzücü olan, Azerbaycan karşıtı açıklamalarda bulunan tüm bu milletvekillerinin Rusya’nın iktidar partisi Birleşik Rusya’nın üyeleri olmasıdır,” diye ekledi.
Azerbaycan, şubat ayı başında Rusya Dışişleri Bakanlığı’na bir nota göndererek, 1997 yılında kurulan ve Rus kültürünü, bilimini ve eğitimini tanıtmayı amaçlayan Rus Evi’nin kapatılmasını talep etmişti. Bakü yönetimi, merkezin yasal statüye sahip bir tüzel kişilik olarak kayıtlı olmadığını savunuyor. Valuyev ise Telegram kanalında, “Bu, halklar arasındaki ‘dostluğun’ ve nüfuz alanlarının bir sonucu,” yorumunu yapmış ve Rusya’daki Azerbaycan diasporasının daha yakından incelenmesi çağrısında bulunmuştu.
- Hollanda’daki TTF merkezinde Mart vadeli doğalgaz fiyatları, megavat saat başına 58,75 euroya (bin m3 başına 626 dolar) ulaşarak yüzde 5’ten fazla yükseldi. Bu seviye, Şubat 2023’ten bu yana en yüksek fiyat olarak kaydedildi.
Bloomberg’e göre, Avrupa’daki hava sıcaklıklarının düşmesi ve doğalgaz depolarındaki doluluk seviyelerine dair endişeler piyasada fiyat artışına neden oldu. Global Risk Management’ın baş analisti Arne Lomman Rasmussen, “Avrupa Birliği’nin bahara çok düşük doğalgaz stoklarıyla girme riski son dönemde arttı,” dedi.
- Moskova Borsası endeksi, 1,4’lük artışla 3007,39 puana ulaştı. Bu seviye, endeksin son altı ayda ilk kez 3000 puanı aşması anlamına geliyor. MOEX endeksi en son 26 Temmuz 2024’te bu seviyeye ulaşmıştı.
- Moskova ve Pekin, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in,İkinci Dünya Savaşı’ndaki zaferin 80. yılı kapsamında gerçekleştireceği ortak ziyaretleri hazırlıyor. Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, bu konuda Pazartesi günü yaptığı basın toplantısında açıklamalarda bulundu.
Peskov, “Bu tarihlere büyük önem veriyoruz. Hem Nazi ideolojisine karşı mücadelede ülkelerimizin oynadığı rolü anmak hem de ikili ilişkilerimizi pekiştirmek açısından bu temaslar oldukça önemli. Bu yüzden ziyaretlerin hazırlıkları aktif şekilde sürüyor” dedi.
Dmitri Peskov öte yandan ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze Şeridi üzerinde Amerikan kontrolü kurma planı hakkında Kremlin’in detayları beklediğini de söyledi. Peskov, Trump’ın Gazze’yi “satın alıp yeniden inşa etme” fikrine ilişkin bir yorumda bulunarak, somut bir eylem planının açıklanmasını beklediklerini ifade etti.
Peskov, “Orada yaklaşık 1,2 milyon Filistinli yaşıyor ve esas mesele de bu. BM Güvenlik Konseyi kararlarıyla kendilerine bağımsız bir devlet sözü verilmişti. Bu konuda yanıtlanması gereken çok fazla soru var” dedi.
- Tanınmayan Transdinyester Moldovya Cumhuriyeti yetkilileri, Avrupa Birliği’nin gaz satın alımı için sunduğu mali yardımı reddetti. Bu açıklamayı Moldova Başbakanı Dorin Recean yaptı. Recean, Tiraspol’ün bu kararı almasına rağmen, Moldova hükümetinin Macar şirketi aracılığıyla Dinyester Nehri’nin sol yakasına gaz transitini engellemeyeceğini belirtti. Ancak, Kişinev yönetimi Tiraspol’den karşılıklı adımlar atmasını bekliyor.
Moldova hükümetinin resmi Telegram kanalında yayınlanan açıklamada, Recean “AB’nin sunduğu 60 milyon avroluk yardım, Transdinyester bölgesini enerji istikrarsızlığı ve şantajdan kurtarabilecek bir çözümdü, ancak Tiraspol bunu reddetti” ifadelerini kullandı. Başbakanın açıklamasına göre, reddedilen temel şart, tüketicilere uygulanan tarifelerin kademeli olarak artırılmasıydı. Bu nedenle, Transdinyester yönetimi 60 milyon avroluk Avrupa yardım paketinden yararlanamayacak.
Buna rağmen Moldova Başbakanı, Macaristan merkezli MET Gas and Energy Marketing AG şirketi aracılığıyla bölgeye gaz tedarikinin devam edeceğini açıkladı. Anlaşma kapsamında, MET Gas and Energy Marketing AG, Moldovagaz ile imzaladığı sözleşmeye uygun olarak Moldova sınırına gaz sağlayacak. Tiraspol ise, Moldova sınırından bölgeye gaz taşınması için gerekli transit maliyetlerini önceden ödeyecek. Ancak, Recean bu mekanizmanın uzun vadeli bir çözüm olmadığını da vurguladı. (Kommersant)
- Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, Rusya'da 9 Mayıs Zafer Bayramı kutlamalarına katılmak üzere Moskova’ya davet edildiğini ve bu daveti kabul ettiğini belirtti. Açıklamayı, Rusya’nın Çin Büyükelçisi İgor Morgulov yaptı. Çin hükümeti, bu konuda henüz resmi bir açıklamada bulunmadı.
Diplomatın Rusya 24 televizyonuna yaptığı açıklamada, “Şi Cinping, 9 Mayıs’ta Moskova’daki Zafer Günü kutlamalarına katılacak ve bu vesileyle Vladimir Putin’i de Eylül başında Çin’de yapılacak törenlere davet etti” ifadeleri yer aldı.
- Finlandiya hükümeti, Rusya’nın Leningrad bölgesindeki Ust-Luga limanında Koala adlı tankerde meydana gelen teknik kazayı bağımsız olarak soruşturacağını duyurdu. Açıklama, Finlandiya Başbakanı Petteri Orpo tarafından sosyal medya platformu X üzerinden yapıldı.
Başbakan Orpo, “Finlandiya yetkilileri durumu inceliyor. Ülkemiz, olası petrol sızıntılarına karşı müdahale hazırlığını artırdı” ifadelerini kullandı.
- Rus devlet silah ihracat şirketi Rostec’e bağlı Rosoboronexport, beşinci nesil Su-57 savaş uçağının ilk yabancı müşteriye 2025 yılında teslim edileceğini duyurdu. Şirketin başkanı Aleksandr Miheyev, bu açıklamayı Hindistan’daki Aero India 2025 fuarında yaptı.
Miheyev, “Su-57E modelinin ilk yabancı müşterisi, 2025 yılında uçağı teslim alarak kullanmaya başlayacak” dedi. Ancak, hangi ülkenin uçağı satın aldığı açıklanmadı. Su-57 savaş uçakları için ilk ihracat sözleşmeleri 2024 yılında imzalanmıştı.
- Rusya’nın Kazakistan Büyükelçisi Aleksey Borodavkin, Azerbaycan Havayolları’na (AZAL) ait uçağın kazasına ilişkin yapılan ön soruşturma raporu sonrası aceleci sonuçlar çıkarılmaması gerektiğini söyledi. Açıklama, TASS haber ajansına verdiği röportajda yer aldı.
Borodavkin, “Kazayla ilgili soruşturma, Azerbaycan, Brezilya, Kazakistan ve Rusya’daki uzman kuruluşlar tarafından yürütülüyor. Erken yorumlardan kaçınmalı ve nihai sonuçları beklemeliyiz” ifadelerini kullandı. Ayrıca, Kazakistan makamlarının kazayı büyük bir profesyonellik ve objektiflikle incelediğini vurguladı.
- ABD Başkanı Donald Trump’ın ulusal güvenlik danışmanı Mike Waltz, Ukrayna’daki savaşın sona ermesinin ardından Avrupa’nın güvenlik garantilerini üstlenmesi gerektiğini söyledi. NBC News’e verdiği röportajda Waltz, “Güvenlik garantileri tamamen Avrupalıların sorumluluğunda olacak” ifadelerini kullandı. Trump yönetiminin, Ukrayna'ya yapılan askeri yardımların maliyetini, Kiev ile nadir toprak metallerinden doğal kaynaklara kadar çeşitli alanlarda ortaklık yaparak telafi etmeyi planladığını belirtti. Ayrıca Waltz, Trump’ın hem Ukrayna hem de Rusya’yı müzakere masasına oturtma konusunda küresel liderlerle temas halinde olduğunu vurguladı.
Waltz, ABD’nin Avrupa’daki üst düzey yetkililerinin önümüzdeki hafta Ukrayna ve Rusya ile ilgili barış sürecini detaylı bir şekilde ele alacağını açıkladı. Trump’ın savaşın sona erdirilmesi konusunda Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, Hindistan Başbakanı Narendra Modi ve Orta Doğu liderleriyle görüşmeler yaptığını belirten Waltz, bu liderlerin Trump’a destek vermeye hazır olduğunu ifade etti.
- Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Galuzin, Moskova’nın Ukrayna ile müzakerelere başlanmasına yönelik tatmin edici ve somut bir teklif almadığını söyledi. Batı ve Ukrayna’dan gelen müzakerelerin yakında başlayacağına dair açıklamaları, avantajlı bir pozisyon elde etmek için yapılan bilgi manipülasyonu olarak değerlendirdi. Galuzin, Rusya’nın meşru çıkarlarını dikkate alan ve krizin temel nedenlerini ele alan somut adımların gerekli olduğunu vurgulayarak, şu ana kadar bu nitelikte herhangi bir teklif almadıklarını belirtti.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, 2025 yılında Ukrayna'daki çatışmanın sona ermesi için tüm koşulların mevcut olduğunu belirtti. ITV News'e verdiği röportajda, Batılı müttefiklerin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i savaşı bitirmeye zorlayacak güce sahip olması gerektiğini vurguladı. Ayrıca Donald Trump’ın hızlı bir barış anlaşması istediğine inandığını, ancak bunun Avrupa ile koordineli ve kararlı bir şekilde gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi. Zelenskiy, mevcut çatışmayı "Ukrayna’nın Rusya’dan tam bağımsızlık mücadelesi" olarak nitelendirirken, Putin’in ateşkes için öne sürdüğü şartları bir "ültimatom" olarak değerlendirdi. Trump ise Ukrayna'nın kaybettiği toprakları geri alma ihtimalinin düşük olduğunu kabul ederek, Moskova’nın barış görüşmelerini reddetmesi halinde yeni yaptırımlar uygulayacağını belirtmişti.
- Zelenskiy, savaş devam ederken başkanlık seçimlerinin yapılmasının orduyu kaybetme riskini doğuracağını ve Rusya'nın karşı taarruzuna zemin hazırlayacağını söyledi. İngiliz ITV kanalına verdiği röportajda Zelenskiy, seçimlerin düzenlenebilmesi için sıkıyönetimin kaldırılması veya askıya alınması gerektiğini belirtti ve bunun ordunun savaşma kapasitesini ve moralini zayıflatacağını vurguladı.
- Rusya Savunma Bakanlığı, hava savunma sistemlerinin geçtiğimiz gece boyunca 15 Ukrayna insansız hava aracını (İHA) imha ettiğini duyurdu. Açıklamaya göre, yedi İHA Krasnodar bölgesi, üçü Bryansk, ikisi Rostov, biri Belgorod, biri Kursk ve biri Kırım üzerinde düşürüldü. Krasnodar Valisi Veniamin Kondratyev, bir İHA’nın Krasnodar’daki "Centralny" konut kompleksine zarar verdiğini, ancak yaralanan olmadığını belirtti. Ayrıca, Kuzeyskiy bölgesindeki Afipsky kasabasında düşürülen başka bir İHA’nın bir evi hasara uğrattığı, ancak can kaybı yaşanmadığı bildirildi.
- Amerikan Newsweek dergisi, Trump yönetiminin Putin’in lehine üç önemli adım attığını yazdı. Habere göre, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) yönelik yaptırımların kaldırılması, Rus oligarklara yönelik yaptırımlarla ilgilenen KleptoCapture ekibinin dağıtılması ve FBI’ın Rusya ve Çin’in gizli etki operasyonlarına karşı yürüttüğü çalışmaların durdurulması, Moskova için büyük kazanımlar sağladı. Özellikle UCM’ye yönelik yaptırım kararının, mahkemenin Putin hakkında çıkardığı tutuklama emrinin etkisini zayıflattığı ve Rus lider üzerindeki uluslararası baskıyı azalttığı belirtildi. Ayrıca, KleptoCapture ekibinin dağıtılmasıyla Rusya’nın ekonomik yaptırımlara karşı daha rahat hareket edebileceği, FBI’ın ilgili biriminin kapatılmasının ise Rusya’nın dezenformasyon faaliyetlerine karşı ABD’deki mücadelenin zayıflamasına yol açabileceği vurgulandı.
- Eski Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmıtrı Kuleba, "Kiev’de NATO üyeliğinden vazgeçerek bir barış anlaşması imzalayan bir liderin siyasi hayatına devam etme şansı olabileceğini, ancak kaybedilen topraklardan feragat eden birinin ya fiziksel olarak öldürülebileceğini ya da tamamen siyasetten silineceğini" söyledi. 1+1 kanalına verdiği röportajda Kuleba, ABD Başkanı Donald Trump’ın ekibinin, Ukrayna’nın NATO üyeliğini erteleme kararının büyük bir müzakere hatası olduğunu savundu. Ona göre, Washington bu konuyu Rusya karşısında bir pazarlık unsuru olarak kullanmak yerine erken vazgeçti ve bu durum Kiev’e pahalıya mal olacak. Kuleba, Ukrayna’nın NATO üyeliği konusunu kesinlikle gündemden düşürmemesi gerektiğini ve olası bir taviz verilirse bunun çok yüksek bir bedelle olması gerektiğini vurguladı.
- Kremlin Sözcüsü Peskov, ABD Başkanı Trump'ın Başkan Putin ile yaptığı telefon görüşmesine ilişkin haberleri ne doğrulayabileceğini ne de yalanlayabileceğini belirtti. Peskov, Washington'daki yeni yönetimin göreve başlamasıyla birlikte Rusya ve ABD arasında çeşitli iletişim kanallarının oluştuğunu ve bu iletişimlerin farklı kanallar üzerinden yürütüldüğünü ifade etti. Bu bağlamda, kendisinin bazı iletişimlerden haberdar olmayabileceğini dile getirerek, söz konusu telefon görüşmesini ne teyit edebileceğini ne de yalanlayabileceğini söyledi.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Rus birliklerin Donetsk Halk Cumhuriyeti’nde (DHC) Orehovo-Vasilevka yerleşiminin kontrolünü ele geçirdiğini duyurdu. Açıklamaya göre, Rus birlikleri DHC'de Orehovo-Vasilevka yerleşiminin kontrolünü ele geçirdi, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin son bir günde ölü ya da yaralı olarak verdiği kayıplar 1200 kişiye ulaştı. (Sputnik)
- Rusya'nın Ust-Luga Limanı'nda demirli bulunan "Koala" adlı petrol tankerinde, 9 Şubat gecesi makine dairesinde patlamalar meydana geldi. Kommersant'ın haberine göre olay sonrası gemide petrol sızıntısı riski oluşsa da, yetkililer durumu kontrol altına almayı başardı. Bölgesel yönetim ve Rusya Deniz ve Nehir Taşımacılığı Ajansı (Rosmorreçflot), patlamanın ana motorun çalıştırılmasına hazırlık sırasında gerçekleştiğini ve kargo tanklarının zarar görmediğini açıkladı. Mürettebattan 24 kişi zamanında tahliye edilirken, yaralanan olmadığı bildirildi. Antigua ve Barbuda bayrağı taşıyan gemi, 6 Şubat'ta Malta’dan gelmişti, yakıt ikmalinin ardından Mısır’ın Süveyş Limanı’na gitmesi planlanıyordu. Yetkililer, olayın kesin nedenlerini belirlemek için soruşturma yürütüyor.
- ABD Adalet Bakanlığı, FBI’ın Rusya ve Çin’in bilgi etkisiyle mücadele eden birimini kapattı. NBC News’in haberine göre, karar yeni Adalet Bakanı ve Başsavcı Pamela Bondi tarafından imzalandı. Resmi belgede, bu adımın kaynakları daha acil meselelere yönlendirmek ve fonları daha verimli kullanmak amacıyla atıldığı belirtildi. Ayrıca, yetkililer, yetki suistimallerini ve hukukun silah olarak kullanılmasını önleme gerekliliğine dikkat çekti.
- Rusya’nın Samara bölgesindeki Krasnıy Yar köyü yakınlarında dün akşam bir petrol boru hattında sızıntı meydana geldi ve yaklaşık 500 metrekarelik bir alan petrol ile kirlendi. Acil Durumlar Bakanlığı (MÇS), olayda ölü veya yaralı olmadığını ve yangın riskinin önlendiğini açıkladı. Y
9 Şubat Pazar
- ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini açıkladı. Önde gelen bulvar gazetelerinden
New York Post'a demeç veren Trump, görüşmenin süresi hakkında sorulan soruya, "Bu konuda sessiz kalmayı tercih ederim" şeklinde yanıt verdi. Ayrıca, Putin'in savaş alanında askerlerin hayatını kaybetmesine gerçekten üzüldüğünü belirterek, "İnsanların ölmeyi bırakmasını istiyor" dedi. Trump, Rusya-Ukrayna çatışmasını sona erdirmek için somut bir planı olduğunu ve bunu hızlı bir şekilde hayata geçirmeyi umduğunu ifade etti, "Ukrayna'da korkunç bir savaş var. Bu saçmalığa bir son vermek istiyorum" diye ekledi.
New York Post muhabiri Miranda Devine, cuma gecesi Air Force One'daki çalışma odasındai röportaja katılan katılan Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz'a hitaben Trump'ın barış müzakereleri konusunda şunları söylediğini de aktardı:
"Bu toplantıları başlatalım. Buluşmak istiyorlar. Her gün insanlar ölüyor. Genç ve yakışıklı askerler öldürülüyor. Oğullarım gibi genç adamlar ölüyor. Her iki tarafta da... Savaş alanının her yerinde."
Habere göre Trump, ABD'nin Ukrayna'ya sağladığı mali ve askeri desteğin karşılığında, Ukrayna'nın nadir toprak elementleri ve diğer kritik minerallerine erişim talep ettiğini belirtti. Bu bağlamda, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile 500 milyon dolarlık bir anlaşma yapmak istediğini söyledi. Trump, "Ukrayna ile bir anlaşma yapmayı düşünüyoruz; onlara sağladığımız desteği, onların nadir toprak elementleri ve diğer kaynaklarıyla güvence altına alacaklar" dedi.
New York Post muhabiri, Trump'ın bu özel açıklamaları kendisine cuma günü Air Force One başkanlık uçağında yaptığını
yazdı. Perşembe günü Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Rusya ve ABD’nin Vladimir Putin ile Donald Trump arasında olası bir görüşmeyi henüz ele almadığını açıkladmış, bu konunun tartışılmasında acele edilmemesi gerektiğini vurgulamıştı. CNN’e konuşan Kremlin temsilcisi, “(Putin ve Trump’ın) böyle bir görüşmenin gerekli olup olmadığı ya da ne zaman ve nasıl yapılması gerektiği konusunda herhangi bir başlangıç teması olmadı” dedi. Peskov, bu konuda somut gelişmeler olduğunda yorum yapacaklarını belirtti.
- ABD Başkan Yardımcısı James David Vance'in, 14-16 Şubat tarihleri arasında Almanya'da düzenlenecek Münih Güvenlik Konferansı'nda Zelenskiy ile bir araya geleceği bildirildi.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Reuters'a verdiği demeçte, 18-24 yaş arasındaki gençler için bir yıllık sözleşmeli askerlik hizmeti seçeneği üzerinde çalıştıklarını belirtti. Bu programın gönüllülük esasına dayanacağını ve zorunlu askerlik kapsamında olmadığını vurgulayan Zelenskiy, sözleşmenin birçok avantaj ve yüksek maaş içereceğini ifade etti. Detayların önümüzdeki günlerde açıklanması planlanıyor. Bu girişim, Ukrayna'nın askeri personel eksikliğini gidermeye yönelik bir adım olarak görülüyor. Daha önce, ABD yönetimi Ukrayna'ya askerlik yaşının 18'e düşürülmesi yönünde baskı yapmış, ancak Zelenskiy yönetimi genç nüfusu koruma amacıyla bu öneriye direnmişti. Ukrayna'da halihazırda 25 yaşına kadar olan erkekler zorunlu askerlikten muaf tutuluyor
- Moskova'nın doğusundaki beş katlı eski "Elektrozavod" binasında yangın çıktı. Acil Durumlar Bakanlığı'na (MÇS) göre, itfaiyeciler 90 kişiyi kurtardı, 120 kişi ise binayı kendi imkânlarıyla tahliye etti. Kommersant'ın haberine göre, yaklaşık 10 kişi karbonmonoksit zehirlenmesi yaşadı ve üçü hastaneye kaldırıldı.
- The Washington Post'un haberine göre, ABD Başkanı Donald Trump'ın FBI Direktörlüğü için aday gösterdiği Kash Patel, geçen yıl Rus ve ABD vatandaşı yönetmen Igor Lopatenok'a ait bir filmde rol alması karşılığında 25 bin dolar aldı. Bu filmde Patel ve diğer Trump yönetimi üyeleri, bir komplo teorisinin kurbanları olarak tasvir ediliyor. Lopatenok, geçmişte 2014 Kiev protestolarını eleştirmişti. Gazeteye göre ayrıca Patel'i, Vladimir Putin'e yakın isimlerden Ukraynalı muhalif politikacı Viktor Medvedçuk ile de bağlantıları bulunuyor.
- Finlandiya Körfezi'nde, Finlandiya'nın münhasır ekonomik bölgesinde bir Rus kablosu koptu. Rus yetkililer, kopan kablonun onarımına başladı ve çalışmalar, Finlandiya Körfezi Sahil Güvenliği tarafından denetleniyor. Onarım çalışmalarının 8 Şubat'ta başladığı ve bölgede Turva adlı bir devriye gemisinin bulunduğu belirtildi.
- Japon NHK televizyonu, Kuzey Kore'nin Rusya ile birlikte insansız hava araçları üretmeye hazırlandığını bildirdi. Habere göre, Moskova ve Pyongyang, Kuzey Kore'nin çeşitli insansız hava aracı türlerinin geliştirilmesi ve seri üretimi için Rus uzmanlardan yardım alması konusunda anlaştı.
- Rusya, 2024 yılı için Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu'na katkı payı ödemeyeceğini açıkladı. Başbakan Mihail Mişustin, bu yıl için ödenmeyecek katkı payına ilişkin talimatı verdi. İlgili belge, yasal düzenlemelerin resmi yayın organı olan internet sitesinde yayımlandı. Açıklamada, Dışişleri Bakanlığı'nın Maliye Bakanlığı ile mutabık kalarak 2024 yılı için Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomi Komisyonu'na katkı payının ödenmemesi yönündeki teklifinin kabul edildiği belirtildi. Dışişleri Bakanlığı'na, bu kararla ilgili olarak Avrupa Ekonomi Komisyonu'nu bilgilendirmesi talimatı verildi. (Sputnik)
- ABD Başkanı Trump, önümüzdeki hafta Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile Washington'da "muhtemelen" görüşeceğini söyledi. Japonya Başbakanı Şigeru İşiba’yı Beyaz Saray’da ağırlarken gazetecilere açıklamalarda bulunan Trump, Rusya Devlet Başkanı Putin ile de konuşmayı planladığını belirtti. Ayrıca, yaklaşık üç yıldır devam eden Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesini istediğini vurgulayan Trump, "Savaşta milyonlarca insan ölüyor, bu korkunç bir durum ve insani açıdan sona ermesi gerektiğini düşünüyorum" dedi.
Trump, bu savaşın başkanlığı döneminde asla başlamayacağını yineleyerek, Ukrayna’nın güvenliğini sağlamak için görüşmelerin sürdüğünü belirtti. Özellikle Ukrayna'nın yer altı kaynaklarının korunmasının ele alındığını söyleyen Trump, "Onların nadir ve diğer değerli kaynakları var, özellikle de nadir olanlar" ifadelerini kullandı. Geçtiğimiz günlerde Trump, ABD yardımına karşılık Ukrayna’nın nadir bulunan maden yataklarına erişim sağlamak istediğini açıklamıştı. Başkan Yardımcısı JD Vance’in de Avrupa ziyareti sırasında Zelenskiy ile bir araya gelebileceğini belirten Trump, görüşmenin Washington'da olup olmayacağı sorusuna, "Olabilir ama ben oraya gitmeyeceğim" yanıtını verdi. Trump ayrıca Putin ile "her zaman iyi bir ilişkisi" olduğunu ifade etti.
- Zelenskiy, Reuters’a verdiği röportajda, Trump ile yapacağı görüşmede en önemli konunun güvenlik garantileri olacağını vurguladı. Zelenskiy, Rusya’nın Ukrayna’daki nadir toprak elementlerine ve diğer doğal kaynaklara el koymaya çalıştığını savunarak, bunun yalnızca Ukrayna için değil, Batı dünyasının güvenliği için de kritik olduğunu söyledi. Zelenskiy ayrıca, Putin’in Kuzey Kore ve İran gibi ülkelerle ittifak kurarak bu kaynakları paylaşabileceğini öne sürdü. Zelenskiy, Ukrayna’nın sahip olduğu zengin doğal kaynakları müttefiklerle ortaklık çerçevesinde değerlendirmeye açık olduğunu, ancak bunun ülkenin egemenliğinden ödün vermek anlamına gelmeyeceğini belirtti.
Zelenskiy, Trump ile görüşmenin Putin ile yapılacak herhangi bir görüşmeden önce gerçekleşmesi gerektiğini, aksi takdirde Ukrayna’nın dışlandığı bir müzakere ortamı oluşabileceğini ifade etti. Müzakerelerde Ukrayna’nın herhangi bir Rus ültimatomunu kabul etmeyeceğini vurgulayan Zelenskiy, ülkenin geleceğinin barış ve ekonomik kalkınma üzerine inşa edilmesi gerektiğini belirtti.
- Rusya Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Türk mevkidaşı Hakan Fidan arasında gerçekleşen telefon görüşmesinde ikili ilişkiler, Suriye'deki gelişmeler ve Ukrayna'daki durumun ele alındığı belirtildi. Açıklamada, “İki ülke liderleri ve bakanları arasında daha önce gerçekleştirilen temasların devamı olarak Suriye ve çevresindeki durum ele alındı. Ortadoğu ve Ukrayna da dahil olmak üzere güncel ikili, bölgesel ve uluslararası konularda yakın temasın sürdürülmesi hususunda mutabık kalındı” ifadelerine yer verildi. Bakanların ayrıca önümüzdeki dönemde gerçekleştirilecek temasların programını gözden geçirerek ikili gündemde yer alan bir dizi konuya değindikleri, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasında varılan anlaşmaların hayata geçirilmesine yönelik bakanlıklar arası format da dahil olmak üzere atılacak adımların koordine edilmesinin önemini bir kez daha teyit ettikleri kaydedildi. (Sputnik)
- Rus yetkililer, insansız hava araçları (İHA) için kullanılan FPV gözlüklerine yerleştirilen patlayıcılarla sabotaj girişiminde bulunulduğunu açıkladı. TASS’ın aktardığına göre, Rusya Elektronik Harp Ekipmanları üreticisi AО NPP’nin temsilcisi İgor Potapov, Skyzone Cobra X v4 model gözlüklerin "Roman" adlı bir kişi tarafından insani yardım kapsamında teslim edildiğini ancak gözlüklerin açıldığında patladığını belirtti. Yapılan incelemede, tüm cihazların içine plastik patlayıcı yerleştirildiği tespit edildi. Yetkililer, olayın arkasındaki kişileri belirlemek için soruşturma başlattı.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Donetsk'teki Dzerjinsk’in (Toretsk) Rus güçleri tarafından ele geçirildiğini açıkladı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, kentin 1., 9. ve 132. Muhafız Motorize Piyade Tugayları ile 51. Ordu ve ‘Gaziler’ gönüllü birliği tarafından yürütülen aktif taarruz operasyonları sonucunda kontrol altına alındığı bildirildi.
Dzerjinsk, Gorlovka’nın kuzeybatısında yer alıyor ve buradan Gorlovka’ya yönelik saldırılar düzenleniyordu. Rus birlikleri, geçen yaz Novgorodskoe ve Artemovo yerleşimlerini ele geçirdikten sonra Dzerjinsk çevresinde yoğun çatışmalara başlamıştı.
Son bir hafta içinde Rus ordusu, kentin doğu eteklerinde bulunan Drujba ve Kırımское yerleşimlerini de ele geçirdi.
1936 yılına kadar, Dzerjinskiy adını taşıyan kömür madeni yakınındaki yerleşim yeri Şerbinovka olarak adlandırılıyordu. Sovyet döneminde kentin nüfusu 50 bine ulaşmıştı.
2015 yılında Ukrayna makamları, kenti içinden geçen Krivoy Torets Nehri’ne atıfta bulunarak Toretsk olarak yeniden adlandırmıştı.
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Azerbaycan’ın Bakü’deki Rus Evi’ni kapatma talebiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Peskov, Rusya’nın bu karardan üzüntü duyduğunu ve konunun diyalog yoluyla çözülmesini umduğunu belirtti.
Peskov, basın toplantısında “Bu bir yanlış anlaşılma ve biz bundan üzüntü duyuyoruz. Bu konuyu farklı seviyelerdeki muhataplarımızla ele alacağız ve gerekirse devlet başkanları düzeyinde de gündeme getirilmesini ihtimal dışı bırakmıyoruz” dedi.
- Rusya Dışişleri Bakanlığı Enformasyon ve Basın Dairesi, BRICS’in diğer ülkelere karşı bir oluşum olmadığını ve yapıcı bir nitelik taşıdığını bildirdi. Açıklama, ABD Başkanı Donald Trump’ın BRICS ülkelerinin kendi para birimlerini oluşturmaya çalışması veya dolardan farklı bir para birimini desteklemesi halinde Amerikan pazarını kapatma ve gümrük tarifeleri uygulama tehdidine yanıt olarak yapıldı.
Dışişleri açıklamasında “BRICS işbirliği herhangi bir ülkeye karşı değildir” denildi ve “Tam aksine, ekonomik, inovatif ve insani potansiyeli güçlendirmeye odaklanmıştır. Ayrıca gelişmekte olan ülkelerin en acil sorunlarını çözmelerine destek sağlamaktadır” ifadeleri kullanıldı.
- St. Petersburg’daki Pulkovo Havalimanı’nda çok sayıda uçuş iptal edildi. Havalimanının resmi web sitesindeki bilgilere göre, 35 uçuş iptal edilirken, 13 uçuş da gecikmeli gerçekleşti. İptallerin tamamı Suhoi Superjet uçaklarını kapsıyor. Havalimanı, bu uçakların inişini de kabul etmiyor.
Pulkovo basın servisinden yapılan açıklamada, uçuş tarifelerindeki değişikliğin anormal derecede yüksek atmosfer basıncıyla ilgili olduğu belirtildi ve “Pulkovo Havalimanı, Leningrad bölgesinde etkili olan antisiklon koşulları nedeniyle bazı havayollarının uçuş tarifelerini zorunlu olarak değiştirdiğini bildirmektedir” denildi.
- Krasnodar bölgesine bağlı Anapa sahillerinde yeniden mazot sızıntısı tespit edildi. Bölgesel operasyon merkezi tarafından yapılan açıklamaya göre, kıyıda alınan önlemler sayesinde petrol türevlerinin küçük parçacıkları plajların iç kesimlerine ilerlemedi ve kıyı şeridinde kaldı. (BFM)
- Rusya Adalet Bakanlığı, 7 Şubat akşamı gazeteciler Valeriy Panyuşkin ve Anastasiya Golubeva’yı, ayrıca ‘Zona Solidarnosti’ adlı projeyi “yabancı ajan” listesine dahil etti. Listeye ayrıca insan hakları aktivisti Svetlana Osipova, Ukraynalı siyaset danışmanı Mihail Şeytelman, siyasetçi Anastasiya Şevçenko ve siyaset bilimci İrina Busıygina da eklendi.
- ABD Başkanı’nın Ukrayna krizi özel temsilcisi Keith Kellogg, Rusya’ya uygulanan yaptırımların on üzerinden yalnızca üç puanlık bir etkiye sahip olduğunu ve bu durumun daha sıkı önlemler alınması için fırsat yarattığını belirtti. New York Post’a verdiği röportajda Kellogg, Başkan Donald Trump’ın öncelikli hedefinin kan dökülmesini durdurmak olduğunu ve ardından müzakerelere bu temel üzerinden devam etmek istediğini söyledi.
Yetkili, özellikle petrol üretimi ve ihracatına yönelik yaptırımların artırılmasının mümkün olduğunu ifade etti. Kellogg, Trump’ın yaptırımlar ve baskı mekanizmaları konusunda oldukça deneyimli olduğunu vurgulayarak, Ukrayna krizinin çözümünün ABD yönetiminin tüm kilit isimlerinin gündeminde olduğunu belirtti.
- Ukrayna Devlet Başkanlık Ofisi danışmanı Mihail Podolyak, ABD’nin Ukrayna’daki çatışmaya doğrudan müdahil olmasının Kiev açısından en tercih edilen senaryo olacağını söyledi. RBC Ukrayna’ya verdiği röportajda Podolyak, bu ihtimalin zorlu bir süreç olduğunu kabul ederken, Putin’e baskı yapmanın farklı yolları olduğunu ve doğrudan bir çatışmanın kaçınılmaz olmadığını belirtti.
Podolyak, Gazze Şeridi’ne ABD askerlerinin gönderilme ihtimalini gündeme getiren bir gazetecinin, aynı durumun Ukrayna için de mümkün olup olmadığı yönündeki sorusuna “Bunu hayal edebiliriz ama bu çok ağır olur. Gazze’de Hamas ile karşı karşıya gelmek başka bir şey, Rusya ile doğrudan bir çatışmaya girmek bambaşka bir seviyede olur” yanıtını verdi.
- Finlandiyalı boya ve kaplama üreticisi Tikkurila, St. Petersburg’daki fabrikalarını Rus şirketine sattı. 5 Şubat itibarıyla şirketin Rusya’daki tüm varlıklarının tek sahibi Moskova merkezli AO SmartBusinessGroup oldu. Rusya’nın ticari sicil kayıtlarına göre, Tikkurila daha önce St. Petersburg’daki iki büyük fabrikasını yöneten Tikkurila OOO şirketinin tamamına sahipti.
- Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB), Ukrayna istihbaratıyla bağlantılı olduğu öne sürülen dört kadının gözaltına alındığını açıkladı. Şüpheliler, Savunma Bakanlığı’na bağlı üst düzey askeri yetkililere ve yakıt-enerji tesislerine yönelik terör saldırıları planlamakla suçlanıyor.
Gözaltına alınan kadınların silah eğitimi aldığı, patlayıcı yapımı konusunda eğitim gördüğü ve insansız hava araçları kullanmayı öğrendiği bildirildi. Aramalarda, patlayıcı maddeler, ateşleme düzenekleri ve Ukraynalı bağlantılarıyla iletişim kurdukları cihazlar ele geçirildi. Suçlamaları kabul eden şüphelilerin mahkum edilmeleri halinde 30 yıla kadar hapis cezası alabilecekleri belirtildi. Yetkililer, soruşturmanın sürdüğünü ve saldırı planlarına karışan diğer kişilerin tespit edilmesine çalışıldığını duyurdu.
- Suriye Savunma Bakanı Murhaf Ebu Kasra, Rus askeri üslerinin ülkede kalmaya devam etmesi için bunun yeni Suriye hükümeti için avantajlı olması gerektiğini söyledi. The Washington Post’a verdiği röportajda Kasra, Moskova ile ilişkilerin, Beşar Esad rejiminin devrilmesinden bu yana “önemli ölçüde geliştiğini” belirtti.
Bakan, Şam yönetiminin farklı ülkelerle savunma anlaşmaları yapmayı değerlendirdiğini ve şu anda ABD ile Türkiye’nin Suriye’deki askeri varlığı konusunda “karmaşık müzakereler” yürütüldüğünü açıkladı. Kasra, ABD üslerinin geleceği konusunun Başkan Donald Trump yönetimiyle doğrudan görüşüldüğünü belirterek, “Herkes Trump’ın iktidara gelmesini bekliyordu. Ancak bu meselenin çözülmesi için ABD yönetiminin ve yeni Suriye hükümetinin zamana ihtiyacı var” dedi.

- Rusya Devlet Başkanı Basın Sözcüsü Dmitri Peskov, Rusya ve ABD’nin Vladimir Putin ile Donald Trump arasında olası bir görüşmeyi henüz ele almadığını açıkladı. Peskov, bu konunun tartışılmasında acele edilmemesi gerektiğini vurguladı.
CNN’e konuşan Kremlin temsilcisi, “(Putin ve Trump’ın) böyle bir görüşmenin gerekli olup olmadığı ya da ne zaman ve nasıl yapılması gerektiği konusunda herhangi bir başlangıç teması olmadı” dedi. Peskov, bu konuda somut gelişmeler olduğunda yorum yapacaklarını belirtti.
- ABD Adalet Bakanlığı, yaptırımlara tabi tutulan Rus iş insanlarının varlıklarını tespit etmek amacıyla kurulan KleptoCapture grubunun çalışmalarını sonlandıracak. The Guardian, bu kararın, yeni Başsavcı Pam Bondi’nin kurum içi notuna dayandığını bildirdi.
Söz konusu belgede, grubun çabalarının “önceliklerin değiştirilmesi ve finansmanın uyuşturucu kartelleri ile uluslararası çetelere karşı mücadeleye yönlendirilmesi kapsamında” sona erdirileceği belirtiliyor. Bondi, “Bu politika, düşünce yapısında ve yaklaşımda köklü bir değişiklik gerektiriyor” ifadelerini kullandı. Ayrıca, yaptırımların uygulanmasına ve iş insanlarının varlıklarının dondurulmasına ayrılan kaynakların, kartellere karşı mücadeleye yönlendirileceğini belirtti.
KleptoCapture grubu, Mart 2022’de ABD Adalet Bakanlığı bünyesinde Rus iş insanlarının yasa dışı yollardan elde ettiği öne sürülen mal varlıklarını tespit etmek ve dondurmak amacıyla kurulmuştu. Grubun başında Andrew Adams bulunuyordu.
- ABD Başkanı Donald Trump, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne karşı yaptırım uygulanmasını öngören bir kararname imzaladı. Beyaz Saray basın servisi, bu kararın, mahkemenin ABD ve müttefikleri, özellikle de İsrail aleyhindeki faaliyetleri nedeniyle alındığını duyurdu.
Trump, mahkemenin “Amerika ve en yakın müttefikimiz İsrail’e karşı yasa dışı ve temelsiz eylemler gerçekleştirdiğini” savundu. Açıklamada, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin “yetkisini kötüye kullandığı” ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile eski Savunma Bakanı Yoav Galant hakkında “asılsız tutuklama emirleri” çıkardığı öne sürüldü.
Basın açıklamasında, “Uluslararası Ceza Mahkemesi, ABD veya İsrail üzerinde herhangi bir yargı yetkisine sahip değildir, çünkü her iki ülke de Roma Statüsü’ne taraf değildir ve mahkmeme üyesi değildir. Bu iki ülke hiçbir zaman Uluslararası Ceza Mahkemesi yargı yetkisini tanımamıştır ve ikisi de savaş hukuku kurallarına sıkı sıkıya bağlı olan demokratik ülkelerdir” ifadelerine yer verildi.
- Brezilya’nın eski Devlet Başkanı Jair Bolsonaro, yeniden seçilmesi halinde ülkesini BRICS’ten çıkaracağını açıkladı. Bolsonaro, bu açıklamayı Folha de São Paulo gazetesine verdiği röportajda yaptı.
“Eğer tekrar başkan olursam, BRICS’ten ve Dünya Sağlık Örgütü’nden (WHO) ayrılacağım” diyen Bolsonaro, daha önce ABD Başkanı Donald Trump ve Arjantinli mevkidaşı Javier Milei’nin de ülkelerini WHO’dan çıkarmayı taahhüt ettiğini hatırlattı. Arjantin’de seçimi kazanan Milei, BRICS’e katılım sürecini de iptal etmişti.
Bolsonaro ayrıca, ABD ile “güçlü bir askeri anlaşma” yapacağını ve bunun Brezilya’nın Paraguay ve Arjantin sınırındaki terörle mücadeleye yönelik olacağını belirtti. Eski lider, üç ülkenin sınır noktasında bir ABD askeri üssü kurulmasına izin vereceğini de ifade etti.
- Çekya Cumhurbaşkanı Petr Pavel, Rus vatandaşlarının Çek pasaportu alabilmek için Rus vatandaşlığından feragat etmelerini zorunlu kılan yasayı onayladı. Haber, Çek basın ajansı ČTK tarafından duyuruldu.
Yeni düzenlemeye göre, Çekya vatandaşlığına başvuran Ruslar, Rus pasaportlarından feragat ettiklerine dair resmi belge sunmak zorunda olacaklar. Ancak, hem Çek hem de Rus pasaportuna sahip olan kişilerin mevcut statüsünde bir değişiklik olmayacak.
Mülteci statüsüyle başvuranlar ise bu zorunluluktan muaf tutulabilecek.
6 Şubat Perşembe
- ABD’nin Rusya ve Ukrayna özel temsilcisi Keith Kellogg, Washington’un Ukrayna’daki çatışmayı sona erdirmek için planını Münih Güvenlik Konferansı’nda sunacağına dair haberleri yalanladı. Kellogg, ABD Başkanı Donald Trump’ın planı ancak tamamen üzerinde çalışıldıktan sonra açıklayacağını belirtti. Kellogg, Newsmax kanalına verdiği röportajda, “Bu, önümüzdeki hafta olmayacak. Önce Avrupa’daki üst düzey liderlerle geniş kapsamlı görüşmeler yapacağız ve ardından elde ettiğimiz sonuçlarla ABD başkanına döneceğiz” dedi. Daha önce Bloomberg, Kellogg’un 14-16 Şubat’ta düzenlenecek Münih Güvenlik Konferansı’nda müttefiklere planın taslağını sunacağını öne sürmüştü. Kellogg’un daha önce Trump’a sunduğu barış planına göre, Kiev’in daha fazla silah alabilmesi için barış müzakerelerine başlaması şart koşuluyor. Eğer Moskova bu diyaloğa yanaşmazsa, ABD’nin Ukrayna’ya yaptığı askeri yardımları artıracağı belirtiliyor.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin bu sabah Kursk bölgesindeki Çerkasskaya Konopelka ve Ulanok yerleşim birimlerine yönelik birkaç dalga halinde saldırı girişiminde bulunduğunu duyurdu. Bakanlık, yapılan saldırıların püskürtüldüğünü ve her iki yerleşim yerinin de Rus ordusunun kontrolü altında olduğunu belirtti.
Savunma Bakanlığı’na göre, Ukrayna güçleri saldırıda zırhlı araçlarla donatılmış iki mekanize tabur kullandı. Kuzey askeri grubu, Ukrayna birliklerini zamanında tespit ederek hava desteği eşliğinde saldırı gruplarına ateş açtı. Bakanlık, Ukrayna ordusunun kayıplarını altı tank, üç mayın temizleme aracı ve üç piyade savaş aracı olarak değerlendirdi.
Bölgede Ukrayna güçleriyle çatışmalar 6 Ağustos 2024’ten bu yana devam ediyor.
- 12 Şubatta Brüksel’de gerçekleşecek Ramstein formatındaki Ukrayna Savunma Temas Grubu toplantısı, ilk kez ABD yerine İngiltere’nin liderliğinde yapılacak. The Times gazetesinin kaynaklarına göre, ABD Başkanı Donald Trump’ın yönetimi, İngiltere Savunma Bakanı John Healey’den müttefikleri toplantıya çağırmasını talep etti.
Gazete kaynaklarına göre, ABD’nin bu toplantıyı yönetme geleneğinden vazgeçmesi, Washington’un henüz Ukrayna’ya askeri yardımla ilgili resmi politikasını belirlememesiyle bağlantılı olabilir. Kaynaklar, bu kararın Pentagon’un yeni başkanı Pete Hegseth’in henüz görevine alışma sürecinde olmasıyla da ilgili olabileceğini belirtiyor. Hegseth’in 12 Şubattaki toplantıya katılacağı bildirildi.
- Azerbaycan yönetimi, Rusya’nın Bakü'deki Rossotrudniçestvo temsilciliğinin faaliyetlerini sonlandıracağını Moskova’ya bildirdi. Report ajansına göre, Rus işbirliği örgütü Rossotrudniçestvo'nun başkanı Yevgeniy Primakov, merkezin Azerbaycan yasalarına uygun şekilde tüzel kişilik olarak kaydedilmesi gerektiğini, ancak Bakü yönetiminin bu konuda Rus tarafının taleplerine yanıt vermediğini açıkladı.
- Fransa Silahlı Kuvvetler Bakanı Sébastien Lecornu, 6 Şubat itibarıyla Ukrayna’ya ilk Mirage 2000 savaş uçaklarının teslim edildiğini açıkladı.
1999 yılından beri Fransız Hava Kuvvetleri envanterinde bulunan Mirage 2000-5F modeli, MICA tipi havadan havaya füzeler, gelişmiş radar sistemleri ve iki adet 30 mm top ile donatılmış durumda. Fransa’nın 2023 yılına kadar bu modelden 28 adet envanterinde bulundurduğu ve bu uçakların hava muharebesi ile kara birliklerine destek görevleri için geliştirildiği belirtiliyor. NATO çerçevesinde, bu uçaklardan ikisinin düzenli olarak Baltık ülkelerinde hava devriye görevleri gerçekleştirdiği biliniyor.
- ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna özel temsilcisi Keith Kellogg, Kiev’in yeniden nükleer silah sahibi olma olasılığının “yok denecek kadar az” olduğunu söyledi. Fox News’e konuşan Kellogg, “Ukrayna’nın nükleer silahlarını geri alma ihtimali sıfıra yakın. Açık olalım, ikimiz de bunun olmayacağını biliyoruz” dedi.
Kellogg, Ukrayna’nın nükleer silahlandırılmasının başarısızlığa mahkûm bir fikir olduğunu savundu. Ancak Trump yönetiminin Ukrayna’nın NATO üyeliği konusundaki resmi tutumu hakkında herhangi bir açıklamada bulunmadı.
- Rusya Devlet Başkanı Sözcüsü Dmitri Peskov, sosyal medya platformu X‘in (eski Twitter) Rusya’daki erişim engelinin kaldırılması için şu an bir neden bulunmadığını söyledi. Peskov’un bu açıklaması, Güvenli İnternet Ligi Başkanı Yekaterina Mizulina’nın X üzerindeki “zararlı içeriklerin azaldığı” yönündeki açıklamalarına yanıt olarak geldi.
Peskov, X’in Rusya’da yeniden erişime açılması için Rusya’nın medya denetleme kurumu Roskomnadzor tarafından belirlenen tüm koşulları yerine getirmesi gerektiğini belirterek, “Bunu yaptıkları anda herhangi bir engel kalmayacaktır” dedi.
- Rusya’nın İngiltere Büyükelçisi Andrey Kelin, İngiltere Dışişleri Bakanlığı’na çağrıldı ve bir Rus diplomatın akreditasyonunun iptal edildiği kendisine bildirildi. İngiltere hükümeti, bu kararın Moskova’nın Kasım 2024’te bir İngiliz diplomatın akreditasyonunu iptal etmesine karşılık olarak alındığını duyurdu.
İngiltere hükümetinden yapılan açıklamada, “Bu, Rusya’nın kasıtsız ve haksız yere İngiliz diplomatın akreditasyonunu iptal etmesine karşı bir yanıttır. İngiltere, çalışanlarının bu şekilde sindirilmesine müsamaha göstermeyecektir, bu yüzden gerekli karşı adımları atıyoruz” denildi.
Açıklamada ayrıca, Moskova’nın atacağı her türlü ek adımın “gerginliğin tırmandırılması” olarak değerlendirileceği ve buna “uygun bir yanıt” verileceği belirtildi.
Kasım 2024’te İngiltere’nin Moskova Büyükelçisi Nigel Casey, Rusya Dışişleri Bakanlığı’na çağrılmıştı. Bu olaydan önce, Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB), bir İngiliz diplomatı ülkeye girişte yanlış bilgi vermekle suçlayarak sınır dışı etmişti. FSB’ye göre diplomat, Ağustos 2024’te Rusya’dan ayrılan altı İngiliz istihbarat görevlisinden birinin yerine geçmişti.
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, yayımladığı kararnameyle Yuri Borisov’u Roskosmos Genel Müdürü görevinden aldı. Devlet uzay ajansının yeni başkanı olarak Rusya Ulaştırma Bakan Yardımcısı Dmitry Bakanov atandı.
Borisov, Roskosmos’a gelmeden önce Rusya Başbakan Yardımcılığı görevini yürütüyordu. Borisov Temmuz 2022’de Dmitry Rogozin’in yerine geçerek Roskosmos’un başına geçmişti. Aynı zamanda Ocak 2024’e kadar uluslararası uzay iş birliği konularında Rusya Devlet Başkanı’nın özel temsilcisi olarak görev yapıyordu.
Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, 6 Şubat’ta görevden alınan Borisov’a yönelik herhangi bir şikâyet olmadığını belirtti. Peskov, bu kararı “personel rotasyonu” olarak nitelendirerek, “Hayır, Borisov’a yönelik hiçbir şikâyet yok. Kurumun dinamik gelişmesi gerekiyor, bu nedenle görev değişimi yapılıyor” ifadelerini kullandı.
- 2024 yılından bu yana Birleşik Arap Emirlikleri’nin arabuluculuğuyla Rusya ve Ukrayna arasında toplam 2 bin 883 esir değişimi gerçekleştirildi. Emirlik basını WAM’ın haberine göre, 2024 yılı başından bu yana BAE’nin desteğiyle toplam 12 esir değişim süreci yürütüldü.
- Almanya’nın eski başbakanı Angela Merkel, ABD’nin eski başkanı Joe Biden’ın Ukrayna’ya nasıl yardım edilmesi gerektiği konusunda “dengeli kararlar” aldığını söyledi. Merkel, bu değerlendirmeyi Die Zeit gazetesinin düzenlediği bir etkinlikte yaptı.
Merkel’e göre Biden sayesinde Kiev’in müttefikleri, Ukrayna’nın “egemen ve demokratik bir devlet olarak kalmasını” destekleyebildi ve “Rusya’nın bu savaşı kazanmasını” önlemek için tedbirli hareket etme fırsatı buldu. Eski başbakan, Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un Ukrayna’ya Taurus seyir füzeleri göndermeme kararını da anladığını belirterek, “Bunun belirli sebepleri olduğunu düşünüyorum” dedi.
- Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, ABD’nin ülkesine verdiği desteği kesmesi durumunda yaşanacakları düşünmek bile istemediğini söyledi. Zelenskiy’nin sözleri RBK Ukrayna tarafından aktarıldı.
Devlet başkanı “ABD’nin desteği olmadan başarabilir miyiz? Biliyorsunuz, savaşın başında bu desteğimiz yoktu. Çok zordu, ülkemizi kaybedebilirdik. Halkımız, ordumuz ve müttefiklerimiz sayesinde ayakta kaldık. Savaş devam ederse ve ABD desteği olmazsa, bu Rusya’nın Ukrayna’ya karşı yürüttüğü bir savaş olur” dedi.
- Rusya’nın Belçika Büyükelçisi Aleksandr Tokovinin, Moskova’nın NATO ülkelerinin Baltık Denizi’ndeki denizaltı altyapısını koruma amaçlı devriye misyonuna karşılık vereceğini açıkladı. Ancak alınacak önlemlerle ilgili detay vermedi.
- Rusya’nın eski milletvekili ve opera sanatçısı Maria Maksakova hakkında, “yabancı ajan” statüsüne dair yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle ceza davası açıldı. (Ria)
- Uluslararası döviz piyasası Forex verilerine göre, ABD doları 27 Ocaktan bu yana ilk kez 97 rublenin altına indi. Investing.com verilerine göre, Moskova saatiyle 10:15’te dolar 96,99 ruble seviyesine düştü.
Saat 12:09 itibarıyla dolar 97,44 rubleden işlem görüyor. Önceki işlem gününün kapanışında 97,98 rubleden fiyatlanmıştı. Euro ise 100,67 rubleden işlem görüyor. Rusya Merkez Bankası, 6 Şubat için dolar kurunu 98,05 ruble, euro kurunu ise 102,92 ruble olarak belirledi.

- Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, Moskova’nın ABD ile “sert pazarlık” rejiminde anlaşmaya hazır olduğunu belirtti. Ryabkov’a göre, Washington’un eski yönetimi, Joe Biden liderliğinde Rusya’ya “stratejik bir yenilgi” yaşatmayı planlıyordu, ancak bu plan başarısız oldu. Yeni yönetimin devreye girmesiyle birlikte, ikili ilişkilerin normalleşmesi yönünde ilk adımı ABD’nin atması gerektiğini vurgulayan Ryabkov, müzakerelerin ancak karşılıklı saygı ve eşitlik ilkeleri temelinde yürütülebileceğini belirtti. ABD Başkanı Donald Trump ise hem Moskova hem de Kiev ile “çok yapıcı” müzakereler yürüttüğünü ve çatışmanın sona ermesi için umutlu olduğunu ifade etti. Kremlin ise şu ana kadar Washington’dan herhangi bir resmi teklif almadığını duyurdu.
- ABD Başkanı Donald Trump’ın ekibinin, Rusya ile Ukrayna arasındaki çatışmanın çözümüne yönelik barış planını 14-16 Şubat tarihleri arasında düzenlenecek Münih Güvenlik Konferansı’nda açıklaması bekleniyor. Bloomberg’in kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, planın taslak versiyonunu ABD’nin Ukrayna özel temsilcisi Keith Kellogg müttefiklerine sunacak. Daha önce NBC News, Trump yönetimi içinde Ukrayna’daki çatışmanın çözümüne ilişkin görüş ayrılıkları bulunduğunu bildirmişti. Bazı yetkililer, Moskova’ya baskı yaparak Rusya’nın ilerleyişini durdurma stratejisini savunurken, diğerleri Ukrayna’ya yapılan yardımların azaltılmasını destekliyor.
- Başkan Zelenskiy, Rusya’nın Belarus topraklarına asker konuşlandırarak Polonya veya Baltık ülkelerine tehdit oluşturabileceğini iddia etti. Ukrinform ajansına konuşan Zelenskiy “Putin diğer ülkeleri kışkırtmaya devam edecek. Sırada Polonya veya Baltık ülkeleri olabilir. Bu sadece bir söylem değil, göreceksiniz; bahar, yaz veya sonbaharda Belarus’a asker konuşlandıracak” dedi. Zelenski, bu adımın Avrupa ve ABD tarafından bir gözdağı olarak değerlendirilebileceğini ancak bunun gerçekte provokasyon amaçlı olduğunu savundu.
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Birlik Devleti çerçevesinde Belarus ile yapılan güvenlik garantileri anlaşmasını Devlet Duması’na sundu. TASS’ın aktardığına göre, belgede Rusya’nın nükleer silahlarının, Rusya veya Belarus’a yönelik saldırılara yanıt olarak kullanılabileceği belirtiliyor. Anlaşma, taraflardan birine karşı egemenlik ve toprak bütünlüğünü tehdit eden konvansiyonel silahların kullanılması durumunda nükleer silahların devreye girebileceğini öngörüyor. Ayrıca, Rusya’nın Belarus topraklarında askeri üsler kurmasına ve asker konuşlandırmasına da olanak tanınıyor. Anlaşma, Aralık 2024’te Minsk’te Putin ve Belarus lideri Aleksandr Lukaşenko tarafından imzalanmıştı.
- Avrupa merkezli Euroclear saklama kuruluşu, Mart ayında Ukrayna’ya yardım için oluşturulan fona 2 milyar euro aktaracak. Bu fon, Batı’nın yaptırımları nedeniyle dondurulan Rus varlıklarının yatırımından elde edilen gelirlerden sağlanıyor. Euroclear, 2024 yılı boyunca Rusya’ya ait dondurulmuş varlıklardan toplamda 6,9 milyar euro faiz geliri elde etti. İlk ödeme 2024 yazında yapılmış ve 1,55 milyar euroyu bulmuştu. Avrupa Birliği ve G7 ülkeleri, Rusya'nın yaklaşık 300 milyar euroluk döviz rezervinin neredeyse yarısını askeri operasyonun başlamasından sonra dondurmuştu. Bu varlıkların büyük bir kısmı Euroclear tarafından tutuluyor.
- Güney Kore Ulusal İstihbarat Servisi, Rusya’nın Kursk bölgesinde Ukrayna’ya karşı savaşan Kuzey Koreli askerlerin Ocak ayından bu yana çatışmalara katılmadığını bildirdi. AFP’ye yapılan açıklamada, bu durumun ağır kayıplardan kaynaklanabileceği belirtilirken, kesin detayların hâlâ izlendiği ifade edildi. Batılı, Güney Koreli ve Ukraynalı istihbarat servisleri, Pyongyang’ın Rusya’ya destek amacıyla Kursk bölgesine 10 binden fazla asker gönderdiğini öne sürüyor. Ancak Moskova ve Pyongyang, bu iddiaları resmi olarak doğrulamadı. Ukrayna ordusu geçtiğimiz hafta, Kuzey Koreli askerlerin ağır kayıplar nedeniyle bölgeden çekildiğine inandıklarını açıklamıştı. Buna rağmen, Ukrayna birlikleri Kursk bölgesinde varlığını sürdürmeye devam ediyor.
- Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Ukrayna'ya insani yardım amacıyla 1 milyon dolar tahsis edilmesine yönelik bir karar imzaladı. Bu miktar, Azerbaycan'da üretilen elektrik ekipmanlarının satın alınarak Ukrayna'ya gönderilmesi için kullanılacak. Daha önce de Aliyev, 2023 yılında Azerbaycan Enerji Bakanlığı’na 7,6 milyon dolar tahsis ederek Ukrayna'ya elektrik ekipmanları göndermişti. 2022 yılında ise Bakü, Ukrayna'ya toplam 17,6 milyon dolarlık insani yardım sağlamıştı. Azerbaycan, çatışmaların başlamasından bu yana Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü desteklediğini açıklarken, aynı zamanda Kiev'e silah tedarik etmeyi reddetti.
- Danimarka, Rusya'dan petrol taşıyan tankerlerin geçiş kurallarını önemli ölçüde sıkılaştıracak. Yeni düzenlemeler kapsamında, Skagen-Red limanında bekleyen ve açık denize çıkmamış gemiler üzerinde daha sıkı kontroller uygulanacak. Danimarka Denizcilik İdaresi’nin açıklamasına göre, bu değişiklikler çevre güvenliği ve denizcilerin korunmasını artırmayı amaçlıyor. Hükümete göre özellikle eski tankerlerin Danimarka boğazlarından geçerek petrol taşıması, denizcilik açısından ciddi riskler oluşturuyor. Yetkililer, liman devletlerinin denetim yöntemleri kapsamında tankerlerin yüksek risk profiline sahip olduğunu belirterek, bu tür gemilere yönelik kontrol önceliğinin artırılacağını vurguladı. Baltık Denizi, Rusya'nın petrol ihracatının üçte biri ile yarısı arasında bir hacmi karşılayan kritik bir bölge olarak öne çıkıyor ve Ust-Luga ile Primorsk limanlarından yapılan sevkiyatlar için stratejik önem taşıyor.
- Ukrayna'nın uluslararası hava sahası kapalı olmasına rağmen, Borispol Uluslararası Havalimanı yönetimi, beş hava aracının transfer edildiğini duyurdu. Havalimanı Genel Müdürü Aleksey Dubrevsky’nin açıklamalarına göre, teknik nedenlerle gerçekleştirilen bu uçuşlar arasında, Skyline Express'e ait Boeing 777-300 de yer alıyor. Bu uçak, çatışmaların başlamasından sonra Borispol'den ayrılan dördüncü uçak oldu. Rusya'nın Şubat 2022'deki operasyonunun ardından Ukrayna hava sahası sivil uçuşlara kapatılmış ve bu süreçte Skyline Express'in uçakları havalimanında teknik bakım ve destek süreçlerinden geçirilmişti.
- ABD’ Başkanı Donald Trump’ın yönetiminde, Ukrayna’da ateşkes sağlama yolları ve taraflara baskı uygulanması konusunda görüş ayrılığı yaşandığı bildirildi. NBC’nin eski ABD ve Ukrayna yetkilileri ile Ukrayna hükümetine yakın bir kaynağa dayandırdığı haberine göre, Trump’ın ulusal güvenlik danışmanı Mike Waltz ve Ukrayna özel elçisi Keith Kellogg, Rusya’ya baskı yaparak Moskova’nın ilerlemesini durdurma yönünde bir politika izlenmesini savunuyor.
Ancak farklı bir görüşe sahip olan bir grup, Biden yönetimi döneminde Ukrayna’ya sağlanan milyarlarca dolarlık yardımın azaltılmasını öneriyor. Bu yaklaşımın, çatışmanın daha hızlı sona ermesini sağlayacağına inanan grup, karşıtları tarafından “Ukrayna’yı silahsız bırakmak” ile suçlanıyor. NBC’ye konuşan Kellogg, Trump’ın ulusal güvenlik ekibinin uyum içinde çalıştığını ve Trump’ın, “gerektiğinde Amerikan gücünün tüm araçlarını kullanarak üç yıldır süren kan dökülmesini sona erdireceğini” belirtti.
Trump, yeniden seçilmeden önce Ukrayna’daki çatışmayı en kısa sürede çözme sözü vermişti. Danışmanları, göreve başlamadan önce ona çeşitli çözüm önerileri sundu. Kellogg’un da desteklediği bir plana göre, Kiev ancak barış müzakerelerine başlaması halinde daha fazla silah yardımı alabilecek. Aynı zamanda Washington, Moskova’ya, müzakerelerden kaçınması durumunda Kiev’e desteğin artırılacağı yönünde bir uyarı yapmayı planlıyordu.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Rusya ile Ukrayna arasında yeni bir savaş esiri takasının gerçekleştirildiğini duyurdu. Açıklamaya göre, Ukrayna tarafından serbest bırakılan 150 Rus askeri karşılığında, Rusya 150 Ukraynalı savaş esirini Ukrayna’ya teslim etti.
Bakanlığın açıklamasında, Rus askerlerinin şu anda Belarus topraklarında bulunduğu belirtildi. Esirlere psikolojik ve tıbbi destek sağlandığı, ayrıca aileleriyle iletişime geçme imkanı tanındığı ifade edildi. Askerlerin ilerleyen günlerde tedavi ve rehabilitasyon sürecinden geçmek üzere Rusya’ya getirileceği bildirildi.
- Almanya hükümeti, 2022 yılının Eylül ayında bir patlama sonucu hasar gören Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattının yeniden kullanıma açılması seçeneğini değerlendiriyor. Handelsblatt gazetesi, Alman hükümet ve sanayi kaynaklarına dayandırdığı haberinde, boru hattının Finlandiya’dan hidrojen ithalatı veya Ukrayna’daki çatışmaların çözülmesi durumunda Rusya’dan gaz tedariki için kullanılabileceğini belirtti.
Alman hükümeti resmi olarak Kuzey Akım 2 için herhangi bir planın bulunmadığını savunsa da, kaynaklar yetkililerin boru hattının geleceğini “tesadüfe bırakmak istemediğini” aktardı.
- Rusya Silahlı Kuvvetleri, Donetsk ve Harkov bölgesinde iki yerleşim yerinin kontrolünü ele geçirdi. Rusya Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına göre, Merkez birlikleri Donetsk bölgesindeki Baranovka’yı, Batı birlikleri ise Harkov’daki Novomlinsk’i aldı.
Baranovka, Donetsk’in Pokrovsk bölgesinde, şu anda çatışmaların devam ettiği Pokrovsk kentinin güneyinde bulunuyor. Novomlinsk ise Oskol Nehri’nin sağ kıyısında, Harkov’un Kupyansk bölgesinde yer alıyor.
- Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un eşini “erkek” olarak nitelendiren gazeteci Natasha Rey, gelecek hafta Rusya’dan siyasi sığınma talebinde bulunmayı planlıyor. Gazetecinin avukatı François Danglean, bu bilgiyi RIA Novosti’ye verdi. Avukat, Rey’in “uydurma bir davanın kurbanı” olduğunu ve yasal takibat nedeniyle kendini tehdit altında hissettiğini söyledi.
Rey, Rusya’nın daha önce Edward Snowden’a sığınma hakkı tanımasını göz önünde bulundurarak, bu ülkeyi güvenli bir seçenek olarak gördüğünü belirtti. Ayrıca, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurmayı planladığını, çünkü Fransa’daki davanın adil bir şekilde yürütülmediğini düşündüğünü ifade etti.
Eylül 2024’te Paris mahkemesi, Natasha Rey ve bir başka kişiyi, Fransa Cumhurbaşkanı’nın eşi hakkında “kamuya açık iftira” suçlamasıyla 500 avro para cezasına çarptırmıştı. 2025 yılında ise bir diğer gazeteci Candace Owens, Brigitte Macron’un aslında erkek olarak doğduğuna dair kanıtlar sunacağını iddia etmişti.
- Rusya Maliye Bakanlığı, Ruski Standart şirketler grubunun yabancı hissedarlarının haklarının mahkeme tarafından askıya alınmasını talep etti. Bakanlık, yaptırımlar nedeniyle Kıbrıs merkezli Pasalba Ltd ve ABD merkezli Roust Corporation’ın, Rust Russia ve Ruski Standart Vodka”şirketlerinin faaliyetlerini engellediğini savundu.
Bakanlığın açıklamasında, mahkemenin talebi kabul etmesi halinde bu şirketlerin Rusya’daki alkollü içecek pazarında faaliyet göstermesinin önündeki engellerin kaldırılacağı belirtildi.
Pasalba, alkollü içki ticaretiyle uğraşan bir şirket olup, Rust Russia'nın yüzde 99,9 hissesine sahip. Roust Corporation ise Ruski Standart Vodka'nın yüzde 91’ine sahip. Şirket, Ruski Standart, Zelyonaya Marka, Parlament, Juravli gibi markalar altında votka üretimi yapıyor.
- Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Ukrayna’daki barış girişimlerinin Haziran ayına kadar somut hale gelmesini beklediklerini söyledi. Rus Ria ajansı Fidan'ın sözlerini şu şekilde aktardı:
“Bu konuda ABD Başkanı Donald Trump’ın bir dizi girişimini duyuyoruz. Ancak Rusya ve ABD liderlerinin görüşmesi öncesinde perde arkasında çalışmalar yapılması ve hazırlıkların tamamlanması gerekiyor. Bu hazırlıklar olmadan liderlerin görüşmesi anlam ifade etmeyecektir”.
Öte yandan Rusya Devlet Başkanı Sözcüsü Dmitri Peskov, Rusya ve ABD arasındaki temasların “bazı devlet kurumları arasında” yoğunlaştığını söyledi.
İnterfaks'ın aktardığı açıklamaya göre Peskov, bu temasların “son dönemde” canlandığını belirtti. “Ancak size başka bir detay veremem, ekleyecek başka bir şey yok,” şeklinde konuştu.
Bu sözler, ABD Başkanı Donald Trump’ın hem Rusya hem de Ukrayna ile aktif müzakereler yürüttüğünü söylemesi üzerine sorulan bir soruya yanıt olarak geldi. Trump dün, Ukrayna konusunda “çok iyi, çok yapıcı görüşmeler” yürütüldüğünü, bir gün önce ise “Rusya-Ukrayna meselesinde ilerleme” sağlandığını söylemişti. Ancak herhangi bir detay paylaşmamıştı.
Hem Trump hem de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’daki durumu görüşmek için bir araya gelmeye hazır olduklarını ifade etmişlerdi.
- Rusya Devlet Başkanı Sözcüsü Dmitri Peskov, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin ülkesine nükleer silah verilmesi yönündeki çağrısının “çılgınlık sınırında” olduğunu söyledi.
Peskov “Genel olarak bu tür açıklamalar ve söylemler çılgınlıkla sınırda. Nükleer silahların yayılmasını önleme rejimi var ve bu tür kurallar geçerliliğini koruyor,” dedi.
- Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, gazeteci Piers Morgan’a verdiği röportajda, ABD’nin askeri desteği olmadan Ukrayna’nın toprak kaybedebileceğini söyledi.
Zelenskiy “Elbette, Amerika Birleşik Devletleri’nden destek almadan ya da bu destek yavaşladığında, topraklarımızın bir kısmını kaybedebiliriz. (…) Şu anda ABD’nin Ukrayna’nın savunma kapasitesine ve güvenliğine katkısı yaklaşık yüzde 30 seviyesinde. Bu yüzde 30’luk katkı olmadan başımıza ne gelebileceğini tahmin edebilirsiniz,” ifadelerini kullandı.
- İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy, Kiev’e geldi. Reuters’in haberine göre, bu, Temmuz 2024’te göreve geldikten sonra Ukrayna başkentine yaptığı ikinci ziyaret oldu. Lammy’nin, Ukrayna’ya 55 milyon sterlin (68,7 milyon dolar) daha yardım tahsis edileceğini açıklaması bekleniyor. David Lammy Kiev’de Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile bir araya gelecek.
- Rusya Ulaştırma Bakanlığı, tanker filosu işleten denizcilik şirketlerine yönelik denetimler başlatacak. Bu bilgi, bakanlığın Telegram kanalında paylaşıldı.
Bakanlık yetkilileri açıklamada “Denetim, tanker filosunu işleten yaklaşık 500 deniz ve iç su taşımacılığı şirketini kapsayacak. Kontrol faaliyetlerinin 2025 navigasyon sezonu başlamadan önce tamamlanması planlanıyor,” ifadelerini kullandı. Denetimleri, Rusya Ulaştırma Denetim Kurumu (Rostransnadzor) yürütecek.
- Rusya’nın Kuban bölgesindeki Novominskaya kasabasında petrol kalıntıları içeren bir depoda çıkan yangın söndürüldü. RIA Novosti’nin haberine göre, bu bilgi Krasnodar Krayı Operasyon Merkezi tarafından doğrulandı.
Haberde “Novominskaya kasabasında, Kanevskiy bölgesindeki petrol kalıntılarının bulunduğu rezervuarda çıkan yangın tamamen söndürüldü,” denildi.
Dün gece, Kuban Valisi Veniamin Kondratyev, düşürülen bir Ukrayna insansız hava aracının parçalarının petrol rezervuarına düştüğünü ve yangına neden olduğunu açıklamıştı. Yangın daha sonra kontrol altına alındı ve ilk belirlemelere göre olayda yaralanan olmadı.
- Zelenskiy, İngiliz gazeteci Piers Morgan’a verdiği röportajda, doğrudan Putin ile müzakerelere oturmaya hazır olduğunu söyledi. Ancak bunun yalnızca barışa ulaşmak için "tek seçenek" olması halinde gerçekleşebileceğini belirtti. YouTube'da yayınlanan röportajda Zelenskiy, "Eğer Ukrayna vatandaşları için barışı sağlamak ve daha fazla can kaybetmemek adına tek seçenek buysa, elbette bu formülü kabul ederiz" dedi. Ancak Rus liderle masaya oturması durumunda ona karşı "nazik" olmayacağını vurguladı ve Putin’i doğrudan "düşmanı" olarak gördüğünü ifade etti.
Putin ise Ocak ayı sonunda yaptığı açıklamada, Rusya’nın Ukrayna ile müzakere yapmaya hazır olduğunu belirtmiş ancak Zelenskiy’nin "meşruiyetini kaybettiğini" iddia ederek onun herhangi bir anlaşma imzalayamayacağını söylemişti. Ukrayna'da ise Eylül 2022'de Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi’nin aldığı kararla Putin ile müzakereler yasaklanmıştı. Bu karar, Zelenskiy tarafından onaylandıktan sonra yürürlüğe girmişti. Ancak Ukrayna lideri, Ocak ayı sonunda ABD Başkanı Donald Trump veya Avrupa’dan güvenlik garantileri alınması halinde müzakere yasağının kaldırılabileceğini söylemişti.
- Zelenskiy ayrıca Ukrayna'da cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ancak Rusya ile yaşanan silahlı çatışmanın sona ermesinin ardından yapılacağını savunarak "Her zaman her türlü seçeneğe açık olduğumu söyledim. Ama savaş sırasında seçim olmaz. Anayasanın değişmesi gerekecek. Ancak sıcak çatışma dönemi sona erecek, sıkıyönetim kaldırılacak ve ardından doğal olarak seçimler yapılacak” dedi. Zelenskiy, "müttefiklerin desteğinin yetersizliği nedeniyle ülkenin kaybedilen toprakların tamamını askeri yollarla geri alma imkânına sahip olmadığını" da söyledi. Zelenskiy bu yolda hem askeri hem diplomatik çabaların süreceğini belirterek, "Kırım, Donbass, Herson ve Zaporojya bölgeleri üzerindeki Rusya egemenliğini asla tanımayacağını" belirtti.
- Türk Hava Yolları, 5 ve 6 Şubat tarihlerinde İstanbul ile Kazan arasındaki uluslararası uçuşlar dahil olmak üzere onlarca uçuşun iptal edildiğini duyurdu. İptallerin ana nedeni, meteorologlar tarafından beklenen yoğun kar yağışı ve rüzgar. Yolculara, havaalanına gitmeden önce uçuş durumlarını kontrol etmeleri tavsiye ediliyor.
Tıklayın
- Beyaz Saray, ABD'nin şu an için Donald Trump ile Vladimir Putin arasında Ukrayna konusunda bir görüşme yeri belirlemeye veya çatışmanın çözülmesindeki ilerlemeyi tartışmaya hazır olmadığını açıkladı. Önceki gün Trump, Rusya ve Ukrayna arasındaki çatışmanın çözümü konusunda "büyük bir ilerleme" kaydedildiğini belirtmişti.
- Krasnodar bölgesindeki Novominskaya köyünde bir Ukrayna insansız hava aracının (İHA) enkazı, bir petrol depolama tankına düştü ve yangına neden oldu. Bölge valisi Veniamin Kondratyev'in açıklamasına göre, yangına kontrol altına alındı.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, ülkesinin NATO'ya kabul edilmemesi halinde güvenliğini sağlamak için nükleer silah edinmesi gerektiğini belirtti. İngiliz gazeteci Piers Morgan’a verdiği röportajda konuşan Zelenskiy, “Eğer bu süreç yıllarca, hatta on yıllarca sürecekse ve bunun nedeni biz değil, müttefiklerimiz olacaksa, o zaman adil bir soru ortaya çıkıyor: Bizi bu süre zarfında kim koruyacak?” dedi. Ukrayna’nın güvenliğini sağlamak için yeterli askeri desteğin verilmesi gerektiğini vurgulayan Zelenski, “Bize nükleer silah verecekler mi? O zaman versinler” ifadelerini kullandı. Ukrayna lideri ayrıca, Rusya’nın saldırılarını durdurmak için Kiev’e yeterli miktarda füze tedarik edilmesi gerektiğini, ancak bunun gerçekleşeceğine dair şüpheleri olduğunu söyledi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise daha önce Ukrayna’nın nükleer silah edinmesi durumunda Moskova’nın karşılık vereceğini belirtmişti. “Eğer Kiev’e nükleer silah verilirse, biz de elimizdeki tüm askeri imkanlarla yanıt veririz” diyen Putin, böyle bir adımın Rusya’nın ulusal güvenliğine doğrudan tehdit oluşturacağını ifade etti. Putin daha önce Ukrayna’nın NATO üyeliğinden vazgeçmesi ve nükleer silah sahibi olmaması gerektiğini barış görüşmelerinin ön şartları arasında saymıştı. Kremlin, Ukrayna’nın nükleer statüsüne dönüşünün, Avrupa ve dünya güvenliği için büyük bir risk oluşturacağını savunuyor.
- Zelenskiy, Donald Trump'ın Ukrayna'dan nadir toprak elementleri almayı önerdiği açıklamasına yanıt verdi. Zelenskiy, "Gerçekten, zafer planımızda önemli bir ekonomik nokta, Ukrayna'nın yeraltı kaynaklarına yatırım yapmaktır, bunlar oldukça bol" dedi. Zelenskiy, büyük miktarda yeraltı kaynağının, 2014'ten beri Rusya'nın elinde bulunan bölgelerde bulunduğunu belirtti. Ayrıca, bu kaynakların, Ukrayna topraklarını savunmalarına yardımcı olan ve düşmanı geri püskürten partnerleriyle birlikte geliştirilebileceğini ifade etti. Zelenskiy, bu konuyu Trump'la Eylül ayında yaptığı görüşmede tartıştığını da sözlerine ekledi.
- Suriye'de yeni oluşan hükümetin Geçiş Dönemi Devlet Başkanı Ahmed eş-Şera, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın davetlisi olarak Ankara'ya geldi. Eş-Şera, Suudi Arabistan'dan sonra ikinci yurt dışı ziyaret olarak Türkiye'yi seçti. Görüşmede, Türkiye’nin Suriye’de askeri üs kurmasını öngören bir savunma anlaşması ele alındı. Reuters’a konuşan dört Suriyeli güvenlik yetkilisine göre, plan kapsamında Türkiye’nin doğu Suriye’deki Badiya çöl bölgesinde iki askeri üs kurması ve bu bölgeye 50’ye kadar F-16 savaş uçağı konuşlandırması öngörülüyor. Ayrıca, Türkiye’nin Suriye hava sahasını askeri operasyonlar için kullanmasına izin verilmesi ve ülkeye yönelik dış tehditlere karşı güvenlik desteği sağlaması planlanıyor. Türkiye’nin, Suriye’de yeni kurulacak orduya eğitim vermesi de anlaşmanın önemli maddeleri arasında yer alıyor.
Medyaya yansıyan haberlere göre bu gelişme, Suriye’deki yeni yönetimin, ülkedeki Rus askeri varlığını sona erdirme yönündeki politikasıyla bağlantılı görülüyor. Rusya, Aralık 2024’te devrilen Beşar Esad’ı destekleyerek ülke içindeki askeri üslerini korumaya çalışmıştı. Ancak Suriye’nin yeni yönetimi, Moskova ile yapılan askeri iş birliği anlaşmalarını gözden geçirme kararı aldı. Rusya’nın Hmeymim ve Tartus’taki askeri varlığını sürdürme çabaları sürerken, Ocak sonunda Moskova’dan gelen bir heyetle yapılan görüşmelerin başarısızlıkla sonuçlandığı haberleri medyaya yansıdı. Eş-Şara yönetimi, Kremlin’den devrik lider Esad’ı teslim etmesini ve Suriye’ye savaş tazminatı ödemesini talep etmişti.
- ABD'nin uyguladığı yeni yaptırımlar nedeniyle, bazı Rusya'dan petrol taşıyan tankerlerde yakıt boşaltma işlemleri gecikiyor. Bloomberg'in haberine göre, Sahalin'deki petrol ve gaz projelerinden Pasifik Okyanusu üzerinden gönderilen dokuz tankerden sadece ikisi, yaptırımların uygulanmasının ardından boşaltılabildi. Dört tanker, Nahodka yakınlarında beklerken, bir diğeri 17 Ocak'tan bu yana Japonya ile Güney Kore arasında seyrediyor. Bir tanker Çin'e ulaşırken, sonuncusu henüz varış noktasına ulaşamadı. Yaptırım uygulanan tankerlere hala ham petrol yüklenmeye devam edilse de, teslimatlarda uzun süreli gecikmeler yaşanıyor. 10 Ocak'ta ABD'nin enerji sektörüne yönelik yaptırımlar uygulamasının ardından yaklaşık 65 petrol tankeri Çin, Rusya ve Singapur sahillerinde beklemeye başladı.
- Azerbaycan Havayolları’na ait uçağın 25 Aralık’ta düştüğü ve 38 kişinin öldüğü kazanın, uçağın ana sistemlerine yabancı cisimlerin verdiği hasarın doğrudan bir sonucu olduğu açıklandı. Azerbaycan hükümeti tarafından yayımlanan ön rapora göre, Kazakistan Ulaştırma Bakanlığı, uçağın gövdesinde, kuyruk bölümünde ve arka kısmında, stabilizatörler dahil olmak üzere "çok sayıda delici ve yüzeysel hasar" tespit etti. Araştırmacılar ayrıca, "iki dış patlama sesi" sonrasında hidrolik sistemlere zarar veren tanımlanamayan metal parçalar buldu. Raporda, "Olumsuz hava koşulları nedeniyle uçak Grozni'ye iki kez iniş yapmayı başaramadı ve ardından kaptan Bakü'ye dönmeye karar verdi. Bu kararın ardından, kokpit ses kaydedicisi 24 saniye arayla iki dış patlama sesi kaydetti" ifadeleri yer aldı.
- Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, çok kutuplu dünya düzeninin güçlendiğini belirterek, ABD’nin Rusya, Çin ve diğer büyük devletlerle birlikte “sorumlu güç merkezlerinden” biri olabileceğini ifade etti. Ancak Lavrov, Washington’un küresel jeopolitik dinamiklerin geri dönülemez şekilde değişmesine direnç gösterdiğini savundu. Lavrov, “Rusya Küresel Politikada” dergisinde yayımlanan makalesinde, ABD’nin yeni yönetiminin Birleşmiş Milletler merkezli sistemi “kovboyvari baskılarla esnetmeye” çalıştığını, ancak bunun uluslararası gerçeklikten uzak bir yaklaşım olduğunu vurguladı. “Bu yönetim de yakında uluslararası ilişkilerin karmaşıklığını ve iç politika ile jeopolitik müttefiklere hitap eden söylemlerle şekillendirilemeyeceğini anlayacaktır” dedi.
- ABD Senatosu İstihbarat Komitesi, Talzi Gabbard’ı ABD Ulusal İstihbarat Direktörü olarak onaylanması için önerdi. Gabbard, özellikle "Rusya yanlısı" olduğu iddia edilen açıklamalarla biliniyor. Reuters’a göre, komite üyelerinin oyları, parti bazında bölündü: dokuz Cumhuriyetçi desteklerken, sekiz Demokrat karşı çıktı. Komite oturumunda 30 Ocak’ta Gabbard’a, Ukrayna’daki savaş hakkındaki geçmiş açıklamaları da dahil olmak üzere birçok sert soru soruldu. Demokrat senatörler, Gabbard'ın “Rusya'nın güvenlik kaygıları” hakkındaki sözlerinin Rusya’nın politikasını desteklediğini savundu.
- Ukrayna'nın ABD Büyükelçisi Oksana Markarova, Washington'la seçimler hakkında tartışmaya hazır olduklarını, ancak bu konunun henüz Donald Trump'ın ekibiyle gündeme gelmediğini belirtti. Markarova, 2023-2024 yıllarında bu konu teorik olarak tartışıldığında Ukrayna'nın pozisyonunun, savaşın sona ermesinin ardından seçimlerin yapılması gerektiği yönünde olduğunu ifade etti.
- Hindistan Savunma Bakanlığı, Rusya ile deniz hedeflerine karşı kullanılacak seyir füzelerinin alımı için bir sözleşme imzaladı. Bakanlık, söz konusu füzelerin adını açıklamadı, ancak anlaşmanın Hindistan'ın denizaltı filosunun askeri kapasitesini önemli ölçüde artıracağı vurgulandı. Bu anlaşmanın, Hindistan'ın deniz güvenliğini güçlendirme ve bölgesel etkisini artırma adına stratejik bir adım olduğu belirtiliyor. TASS'ın haberine göre, bu gelişme Hindistan'ın askeri deniz gücünü daha da güçlendirecek.
- Çekya Dışişleri Bakanı Jan Lipavský, Ukrayna'nın Rusya ile aceleci görüşmeler yapmasını eleştirdi. "Avrupa Gerçeği" için yazdığı makalede, bu tür girişimlerin barışa yol açmayacağını, aksine "diplomasi maskesi altındaki teslimiyet" olacağını vurguladı. Lipavský, ateşkesi sadece toprak kazançlarını dondurmak veya Ukrayna'nın Avrupa ve transatlantik topluluğundaki "meşru yerini" kaybetmesine yol açacak bir adım olarak değerlendirdi.
- Rus Ortodoks Kilisesi, cephede görev yapan din adamlarının sayısının artırılması gerektiğini bildirdi. Moskova’da düzenlenen uluslararası bir toplantıda konuşan Stavropol ve Nevinnomıssk Metropoliti Kirill, şu anda 300 papazın cephede bulunduğunu ancak ihtiyacın en az 1500 olduğunu söyledi. Kilisenin orduyla iş birliğinden sorumlu yetkililerinden Başrahip Dimitri Vasilyenkov ise, "Askeri papazların varlığı, bu savaştaki zaferin ana koşuludur. İnançlı bir asker savaşın anlamını kavrar, insanlığını kaybetmez ve gerçeği savunur" dedi. (Kommersant)
4 Şubat Salı
- Moskova’daki Alıye Parusa konut kompleksinde meydana gelen patlamayı bir intihar bombacısının gerçekleştirmiş olabileceği bildiriliyor. RIA Novosti, RT ve REN TV kaynaklarına göre, bombacının üzerinde patlayıcı düzenek kalıntılarına rastlandı.
Olay dün sabah meydana gelmişti. Moskova Sağlık Departmanı’nın açıklamasına göre, bir kişi hayatını kaybetti, dört kişi ise ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldı. Yaralananlar arasında, DNR Boks Federasyonu Başkanı ve “Arbat” gönüllü taburunun kurucusu 46 yaşındaki iş insanı Armen Sarkisyan da bulunuyordu. Sarkisyan, daha sonra hastanede yaşamını yitirmişti. RBC kaynakları, olayın suikast olabileceği ihtimali üzerinde duruyor.
REN TV, hayatını kaybeden ilk kişinin büyük olasılıkla saldırgan olduğunu ve Sarkisyan’ın olay yerine gelmesiyle birlikte MON-50 tipi bir tanksavar mayınını patlattığını aktardı. Ön verilere göre, saldırganın sabıkalı bir Ermenistan vatandaşı olduğu belirtiliyor. Tüm olayla bağlantılı olarak birkaç kişinin gözaltına alındığı bildirildi. RBC kaynaklarına göre, patlayıcının gücü yaklaşık 300 gram TNT eşdeğerinde idi.
- Avrupa Birliği ülkelerinin daimi temsilcileri, 5 Şubat Çarşamba günü Rusya’ya karşı uygulanması planlanan 16. yaptırım paketi üzerinde müzakerelere başlayacak. Bu, AB Konseyi’nin toplantı gündeminden anlaşılıyor.
Daha önce Reuters, 16. yaptırım paketi kapsamında Rus alüminyum ithalatına yasak getirilebileceğini bildirmişti. Financial Times ise yeni yaptırımların oyun konsollarını da kapsayabileceğini öne sürmüştü. (Aktaran Kommersant)
- Moskova, Polonya’nın Rus diplomatik mülklerine el koyma girişimlerine karşılık vereceğini açıkladı. Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Polonya’nın Rusya’ya ait bazı mülklere daha el koymak istediğini belirten Rusya’nın Varşova Büyükelçisi Sergey Andreyev’in sözlerine yanıt verdi.
Peskov, “Polonya ile ilgili olarak elbette tüm olası önlemleri alacağız. Şu anda Polonya’daki önlemler, Varşova’nın aşırı Rus karşıtı politikaları nedeniyle sınırlı durumda. Ancak Polonya tarafı bazı adımlar atarsa, buna karşılık olarak karşılıklı önlemler kaçınılmaz olacaktır.” ifadelerini kullandı.
- Rusya Eğitim Bakanlığı’nda çocuk eğitimi, ek eğitim ve tatil politikalarından sorumlu daire başkanı Natalya Agre istifa etti. Agre, istifa kararını RIA Novosti’ye verdiği demeçte doğruladı.
“Evet, görevimden ayrıldım. Kendi isteğimle… Aralık ayında meslektaşlarıma ayrılacağımı bildirmiştim.” dedi.
Agre okullarda diskoların yeniden açılması önerisiyle gündeme gelmişti.
- Tiyatro yönetmeni Yevgeniya Berkoviç, bugün ceza kolonisine gönderildi. Berkoviç’in avukatı Ksenia Karpinskaya, haberi RBC’ya doğruladı.
Karpinskaya “Konuşmaya gittik ve tam bizim gözlerimizin önünde onu cezaevine gönderdiler.” dedi.
Berkoviç’in hangi ceza kolonisine gönderildiği henüz bilinmiyor.
Aralık ayında temyiz mahkemesi, Berkoviç’in hapis cezasını birkaç ay azaltarak 5 yıl 7 aya indirmişti. Aynı davada yargılanan senarist Svetlana Petriyçuk ise 5 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
- Uluslararası Buz Hokeyi Federasyonu (IIHF), Rus milli takımını 2026 Dünya Şampiyonası’na kabul etmedi. Ayrıca Rusya’nın gençler ve alt yaş grubu takımları da turnuvalara katılamayacak.
2-4 Şubat tarihlerinde İsviçre’de toplanan IIHF Konseyi, Rus takımlarının uluslararası turnuvalara katılımını tartıştı. 2026 Buz Hokeyi Dünya Şampiyonası İsviçre’de düzenlenecek. Rusya ayrıca, Mayıs 2025’te İsveç ve Danimarka’da düzenlenecek dünya şampiyonasına da katılamayacak.
Rusya’daki tüm yaş gruplarındaki hokey oyuncuları, Şubat 2022’den bu yana uluslararası turnuvalardan men edilmiş durumda.
- 3 Şubatta Donald Trump, ABD’nin Ukrayna’ya yardım sağlamaya devam etmesi karşılığında nadir toprak metallerinin ve diğer malların temin edilmesini öngören bir anlaşma duyurdu. The New York Times ve Financial Times’ın kaynaklarına dayandırdığı haberlere göre, Ukrayna, nadir toprak metali anlaşmaları konusunda ABD ile çalışmaya hazır, ancak Washington’un bu kaynakların Rusya’nın eline geçmeyeceğine dair uzun vadeli garantiler sunmasını talep ediyor. Financial Times’a konuşan ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’e yakın bir kaynak, bu girişimin, Trump’a sunulan “zafer planı” ile uyumlu olduğunu belirtti. Söz konusu plan, ABD ve Ukrayna’nın birlikte uranyum ve lityum madenciliği yapmasını da içeriyor.
Rusya Devlet Başkanı Basın Sözcüsü Dmitri Peskov, Ukrayna ile ABD arasındaki nadir toprak metallerine yönelik iş birliği fikrinin, “ticari bir yardım” anlamına geldiğini söyledi. “Eğer her şeyi adıyla anarsak, bu aslında yardımın satın alınmasını teklif etmektir. Yani karşılıksız veya başka bir şekilde yardım sağlamak yerine, bunu tamamen ticari bir temele oturtmaktır. En iyisi hiç yardım etmemek ve böylece bu çatışmanın sona ermesine katkıda bulunmaktır”, dedi.
Dmitri Peskov ayrıca, Rusya’nın Ukrayna ile ilgili müzakerelere ilişkin yeni bir şey ekleyemeyeceğini söyledi. Bu açıklama, ABD Başkanı Donald Trump’ın “bu konuda büyük ilerleme kaydedildiği” yönündeki sözleri üzerine geldi.
- Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, dünyanın tek kutupluluktan çok kutupluluğa geçiş sürecinde ABD ve Rusya’nın küresel güç merkezlerinden biri olabileceğini söyledi. Lavrov, “Rusya Küresel Politika” dergisine yazdığı makalede, Yalta Konferansı’nın 80. yıldönümüne ithafen bu değerlendirmelerde bulundu.
Lavrov, “Çok kutupluluk güçleniyor ve ABD, bu nesnel sürece direnmek yerine, önümüzdeki tarihi perspektifte Rusya, Çin ve küresel Güney, Doğu, Kuzey ve Batı’nın diğer büyük güçleriyle birlikte sorumlu bir güç merkezi haline gelebilir” dedi. Ancak Lavrov’a göre, ABD’nin mevcut yönetimi, dünya düzeninin sınırlarını test etmeye devam ediyor. Yalta Konferansı’nda küresel güvenliği sağlamak için uluslararası bir örgüt kurulması tartışılmıştı. Lavrov, Batı’nın bu iş birliği modelini “kendine uygun bulmadığını ve bunu gizleme gereği duymadığını” ifade etti.
- ABD’nin Uluslararası Kalkınma Ajans