Rusya lideri Vladimir Putin, Rus basınına gündemdeki gelişmelerle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Rus lider, 2018 yılında yapılacak devlet başkanlığı seçimlerinde yeniden aday olama sinyalini verdi. Batı ile ilişkilerde gelinen noktayı değerlendirirken "Biz güçlüyüz" diyen Putin hemen ekledi: "Çünkü biz haklıyız!"
İşte Putin’in İtar Tass ajasına açıklamalarından bazı satır başları:
“2018 seçimlerinde aday gösterilme ihtimalim var, ama bu, benim bu teklifi kabul edeceğim anlamına gelmiyor. Genel duruma ve kendi durumuma göre karar vereceğim. Bunu şimdiden düşünmek mi gerek? İçtenlikle görev yaptığımı ve hala yapmakta olduğumu biliyorum. Anayasa çerçevesinde hareket etmek gerekiyor. Evet, yeniden aday olmam ihtimali var. Bu gerçekleşir mi? Henüz bilmiyorum...”
“Suudi Arabistan, petrol fiyatlarını, ABD’nin kaya gazı projelerini karsız hale getirmek için düşürerek bu yolla rakibini ‘yok etmek’ istiyor olabilir. Günümüz dünyasında herkes birbirine bağımlı. Yaptırımların, petrol fiyatlarındaki düşüşün ve rublenin değer kaybının sadece bizim için felakete yol açması söz konusu olamaz.
“Bize geçmişten kalan en önemli sorunlardan biri yolsuzluklar. Şeffaf olmayan özelleştirmeler yolsuzlukları artırdı. Bu çok büyük bir yanlıştı. İnsanlar, ‘Eğer birileri devletten milyarlar çalabiliyorsa, biz neden daha ucuz bir şeyler götürmeyelim?’ şeklinde düşünmeye başladı. Bu kafa yapısı bugün hala var.”
"Batı Yeltsin'i göklere çıkardı, sonra alkolik ilan etti"
“Rusya’nın benimle özdeşleştirilmesi doğal. Devlet başkanı her zaman ülkesi ile özdeşleşir. Reytinglere takılırsanız, çalışmak mümkün olmaz. Reytinglerin esiri olan bir kişi kaybeder. Reytingler, insanların, içten niyetleri, açıklığı, dürüstlüğü, doğrudan diyaloğu anladığının yansıması.”
“Yeltsin döneminde ilk başta Batı onu göklere çıkardı. Ancak daha sonra Yugoslavya konusunda sesini yükseltince, Batılıların gözünde alkoliğe dönüşüverdi. Daha önce sanki bu bir sır mıydı? Hayır, ama dış dünya ile ilişkisinin önünde engel teşkil etmiyordu. Balkanlarda Rusya’nın çıkarlarını korumak istediğini açıkça söyleyince, neredeyse Batı’da düşman ilan edildi. Bunların üzerinden çok geçmedi ve ben hepsini gayet iyi hatırlıyorum.
Bugün de Ukrayna’da kendi hakları için mücadele eden herkes “Rusya yanlısı ayrılıkçı” ilan ediliyor. Ne var ki bize karşı Kafkaslarda El Kaide’nin yönetiminde, onun parasal desteği ile, onun silahları ile savaşanlar, 'demokrasi savaşçıları' idi.
Bize o zaman orantısız güç kullandığımız söyleniyordu. “Tanklarla ateş açıyorsunuz, ağır silah kullanıyorsunuz” deniliyordu. Peki ya Ukrayna’da? Uçaklar, tanklar, ağır silahlar... Daha da ötesi misket bombaları, balistik roketler. Ancak kimse orantısız güçten bahsetmiyor.
Biz kendi çıkarlarımızı ve o topraklarda yaşayan halkı koruma hakkına sahibiz. O topraklarda yaşayan kişilerin pasaportlarında ‘Ukraynalı’ yazsa dahi, bunun onlar için çok önemi yok. Onlar kendilerini büyük Rus dünyasının bir parçası olarak görüyorlar. Tabii ki Ukrayna halkının kendi kültürü, dili, özellikleri var.
Kimse kimseyi Rus dünyasında yaşamaya zorlamıyor, ama bu, bunun var olmadığı anlamına gelmiyor.”
"Demir perde örmeyeceğiz, ördürmeyeceğiz"
"Ülkemizin etrafında yenir bir demir perde örmeyeceğiz. Ama bazılarının bizim için bunu hazırladığını görüyoruz. Tarihte kendilerini duvarların arkasında izole etmeye çalışan ülkeler görüldü ve bunu karşılığında ağır fatura ödeyip çöktüler. Şüphesiz biz bu yolu seçmeyeceğiz. Ve hiç kimse bizim çevremizde duvar öremeyecek. Bu imkansız!"
"Gizli bir arzunuz var mı?" sorusuna cevaben:
"Hayır. Görüyorsunuz öyle bir pozisyondayım ki hiçbir şey gizli değil..."
ARŞİVDEN BİR PUTİN FIKRASI