Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
EKONOMİ

Ekonomide ucuz petrol sarsıntısı

Petrol alan ülkeler, son dört yılın en düşük seviyesine gerileyen fiyatlardan memnun. Petrol ihraç eden ülkeler ise bütçe açığı korkusu yaşıyor. Küresel piyasada petrolün varil fiyatı 84 Amerikan dolarına geriledi. 2014 başından bu yana yakaladığı en yüksek fiyat 115 dolarken yüzde 27 değer kaybetti.

Dünya petrol tüketimi günlük 91 milyon varil. Yani petrol üreten ülkeler ve şirketlerin günlük hasılatı, son düşüşle 2 milyon 800 bin dolar azaldı. Üstelik tüketim, kara ve hava taşımacılığında gazolin, dizel ve jet yakıtının da yeri genişliyor.

Petrol, küresel piyasada 4 yıldır varil başı ortalama 110 dolardan alıcı buluyordu. ABD, Kanada, Irak ve başka ülkeler, İran ve Libya'da düşen üretimi telafi ederek, artan küresel talebi dengeleyebiliyordu.

Alan memnun, satan memnun

Ama bu hassas denge küresel ekonominin zayıflamasıyla alt üst oldu. Talep azalırken, arz özellikle ABD'de artıyor. Tüketimin belirleyici olduğu ekonomiler bu durumdan yararlanıyor. Mesela ABD'de sürücüler benzine son 3 yılın en düşük fiyatını ödüyor ve ceplerine başa kalemlere harcayacak daha fazla para kalıyor.

Alan memnun, satan mutsuz şeklinde özetlenebilecek bu durumun, küresel piyasalardaki etkisi elbette daha karışık ve derin olacak.

Bu durumda en çok Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü OPEC ve diğer büyük ihracatçılar etkilenecek. Nakit sıkıntısı içindeki Rusya, Venezuela ve Irak, en kırılgan ülkeler. Bu ülkelerde petrol üretimi ucuz ve düşük fiyatlarda da olsa hala para kazanıyorlar. Ama devlet bütçeleri, petrol fiyatlarının 100 dolar ve üzeri olacağı beklentisi üzerine kurulu.

Büyük üreticiler nasıl etkilenir?

Rusya lideri Vladimir Putin, petrol fiyatlarındaki düşüş nedeniyle kamu harcamalarında kesinti olabileceği sinyalini vermişti. Rusya'nın en büyük devlet bankası Sberbank'a göre, ülkenin 2015 bütçesini dengelemesi için varil fiyatının 104 dolar üzerine çıkması gerekiyor.

Venezüella'da da hükümet inşaat projeleri ve diğer kamusal ve sosyal programlarını finance etek için petrol gelirine güveniyordu. Şimdi ise ülke nakit sıkıntısı içindeyken petrol üretimi düşüşte. Jeopolitik Analiz Kuruluşu Stratfor'un öngörüsü, Venezüella'nın yükümlülüklerini yerine getirmesi için varil fiyatının 110 dolara çıkması gerektiği.

Suudi Arabistan, dünyanın en büyük ihracatçısı ve OPEC'in en etkili üyesi olarak üretimde kesintiye gitmek için acele etmiyor. Merrill Lynch'e göre ise 85 dolarlık varil fiyatı bütçe açığına neden olabilir. Yine de 700 milyar dolarlık yedek üretim kapasitesi ile Suudi Arabistan, düşük fiyatlara daha uzun süre dayanıklı.

Ülkenin yapabileceği bir diğer şey de düşük fiyatları, Batılı petrol şirketlerine karşı kullanmak. Riyad, bu şirketleri üretimi kısmaya zorlayarak, pazar payını koruyabilir.

Irak da topraklarındaki isyan ve savaşın etkilerini yüksek petrol fiyatları ve artan üretimle sileceğine güveniyordu ancak kamu gelirleri düşüşte.

Asya ülkelerinde durum ne?


Asya ise madalyonun diğer yüzünü yaşıyor. Zira çoğu Asya ülkesi, perol ithal ediyor ve düşük fiyatları haliyle destekliyor.

Çin, dünya petrol tüketiminde ikinci sırada ve en büyük petrol alıcısı olma yolunda. Uzmanlara göre düşen fiyatlar, Çin ekonomisinde bir rahatlama yaratacak ama yavaşlayan ekonominin daha derin etkilerini gidermede yeterli olmayacak.

Hindistan, ihtiyacı olan petrolün dörtte üçünü ithal ediyor ve düşen fiyatların ülkenin artık kronikleşmiş bütçe açığını hafifleteceği bir gerçek. Ekonomi uzmanı Samiran Chakraborty de, fiyatlar bu şekilde seyrederse, Hindistan'ın petrol teşviklerinin iki buçuk milyar dolar düşebileceğine dikkat çekiyor.

Japonya, kullandığı petrolun neredeyse yarını dışarıdan alıyor. 2011'deki Fukuşima'daki nükleer felaketten sonra ülke elektrik üretiminde, petrol ve doğalgazdan daha fazla yararlanmaya başladı. Düşük petrol fiyatları ise ülke için hem iyi hem kötü. Zira enerjideki fiyat artışı, enflasyonu da artırmıştı ve bu durum, Başbakan Shinzo Abe'nin deflasyonla mücadele politikasıyla örtüşüyordu.

Amerika ülkeleri ve Almanya


Gerileyen fiyatlar, önünde sonunda ABD, Kanada, Brezilya gibi ülkelerin artan petrol üretimini tehdit edecek, zira petrol üretimi pahalı. Yatırımcılar, enerji şirketlerindeki hisselerini elden çıkararak küresel borsaların da alçalmasına yardımcı oldu.

Şimdilik, ham petrol ve benzinin ucuzlaması, tüketiciler için nimet sayılıyor. Aynı durum Avrupa için de geçerli. Berenberg Bankası analistlerinden Christian Schulz, petrol fiyatlarındaki yüzde onluk azalmanın, ekonomik büyümeye yüzde 0.1 katkı sağladığını söylüyor. Bu önemli bir katkı, zira 18 üyeli Euro bölgesi bu yılın ikinci çeyreğinde hiç büyüme kaydetmedi.

Peki enerjide dışarıya bağımlı olan Türkiye’yi petroldeki bu düşüş “kalıcı” olursa nasıl etkileyecek?


Cari açıkta iyileşme: Türkiye’nin yıllık enerji maliyeti 50 milyar düzeyinde. Petroldeki düşüş en çok cari açık üzerinde iyileştirici etkide bulunacak. Denizbank Başekonomisti Özlem Derici’nin hesabına göre petroldeki her 10 dolarlık düşüş, cari açıkta 5,6 milyar dolarlık iyileşmeye neden oluyor.

Derici 3 petrol senaryosunda cari açığın nasıl etkileneceğini açıklıyor. Buna göre petrol gelecek yıl 100 dolar düzeyinde kalırsa cari açığın milli gelire oranı yüzde 5,9 olacak. Oranın, 90 dolarda kalması durumunda yüzde 4,6, 80 dolara düşmesi durumunda ise yüzde 3,9 düzeyine inebileceği hesaplıyor.

Garanti Yatırım Başekonomisti Gizem Öztok Altınsaç da benzer bir hesap yapıyor. Petrol fiyatları önümüzdeki yıl ortalama 100 dolar olursa, şu anda 49-50 milyar dolar düzeyinde olan enerji maliyetinin 47 milyar dolara ineceğini öngörüyor. Altınsaç’ın hesabına göre eğer petrol düştüğü mevcut seviyelerde kalırsa bu kez enerji faturası 45 milyar dolara inecek ve milli gelirin yüzde 4,7’sine denk gelecek.

Hükümetin Orta Vadeli Programı’nda cari açığın milli gelire oranının bu yıl yüzde 5,7, 2014’de yüzde 5,4 olması hedefliyor.

Enflasyona olumlu katkı: Yükselen kur ve gıda fiyatlarındaki artışla Türkiye’ye enflasyonda da nefes aldırabilir. Özlem Derici, kabaca petroldeki yüzde 10’luk bir düşüşün enflasyonu 0,3 puan aşağı çekebileceğini belirtiyor. Petrol ürünleri üzerinde çok sayıda vergi olduğunu dolayısıyla petroldeki düşüşün fiyatlara yansımasının sınırlı olacağını kaydeden Derici, “Gelecek yıl kurun 2,33 seviyesinde kalacağı ve ikincil etkilerinin olmayacağı varsayımı ile gelecek yıl petrolün 100 dolarda kalması durumunda manşet enflasyonu 0,3 puan düşüreceğini tahmin ediyoruz” diye yazdı. Ayrıca, petroldeki düşüşün enflasyon etkisinin 2-3 ay sonra görüleceği tahmin ediliyor.

Petrol fiyatlarındaki düşüşün enflasyonu akaryakıt ve gıda olmak üzere iki kanaldan etkilediğini söyleyen Altınsaç ise rakamsal bir hesaplamanın yanıltıcı olabileceğini söyledi ve ekledi: “Bir de buna dünya gıda fiyatlarında düşüş destek olursa, bu durumda enflasyonda TL’deki değer kaybından kaynaklanan olumsuz etki sınırlanabilir. Şu aşamada olumlu fakat sınırlı bir etki bekleriz.”

Eylül ayı itibariyle yıllık enflasyon yüzde 8,86 düzeyinde bulunuyor. OVP’de 2014 için yüzde 9,4, 2015 için yüzde 6,3 hedefleniyor. (t24.com.tr, wsj.com.tr)

Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
İLGİLİ HABERLER
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
ANKET
Hayatınız ve işiniz için 2023'e kıyasla genel 2024 beklentiniz nedir?
©Copyright Turkrus.com - All Rights Reserved
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама