Moskova'dan yankılar: "Rusya'nın mektuptan daha ciddi bir jeste ihtiyacı var"
![]()
Erdoğan'ın Putin'e gönderdiği mektubun ve ardından Kremlin'den yapılan açıklamanın ne anlama geldiği tartışılıyor. Russia in Global Affairs dergisi Genel Yayın Yönetmeni ve düşünce kuruluşu Rusya Dış İlişkiler ve Savunma Politikaları Konseyi'nin Başkanı Fyodor Lukyanov, Türk-Rus ilişkilerindeki son durumu ile ilgili DW'nin sorularını yanıtladı.
DW: Sayın Lukyanov, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rusya Milli Günü dolayısıyla Devlet Başkanı Vladimir Putin'e gönderdiği kutlama mesajı uçak krizinin ardından ilk üst düzey temas ve yakınlaşma çabası olarak değerlendirildi. Bu girişim Rusya'da nasıl algılandı?
Lukyanov: Mektubun gönderilmesi, Türkiye'nin ikili ilişkilerde yeni bir sayfa açmak ve Rusya ile ilişkileri normalleştirmek istediğinin bir işareti. Ancak Rusya açısından ilişkilerin normale döndürülmesi için bu yeterli değil. Kremlin Türkiye'den resmi özür ve maddi tazminat istediğini defalarca bildirdi.
Rusya ile Türkiye ortaklığı yeniden başlatmak üzere spesifik detaylar üzerinde gayriresmi olarak görüşüyor olabilirler. Ancak sonuçta Rusya'nın sadece bir mektuptan daha ciddi bir jeste ihtiyacı var.
Aynı zamanda Rusya'nın da, Türkiye'deki iç siyasi durum ve Türk yetkililerin ülke içindeki imajına dayalı olarak ne ölçüde işbirliği yapılabileceğini hesaba katması gerek. Türk yetkililerin itibar kaybına uğramadan özür dileyebilmesini sağlamak gerekiyor. Çünkü Erdoğan bunu yapamıyor.
DW: Mektubun ardından Kremlin'den yapılan açıklamada Türkiye ile ilişkilerin normalleşmesini Moskova'nın da istediği belirtildi, diğer yandan düşürülen Rus uçağı ile ilgili beklentiler hatırlatıldı. Kremlin'in yanıtını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Lukyanov: Dimitri Peskov, Rusya'nın Türkiye ile ilişkilerin kopmasından üzüntü duyduğunu söylüyorsa, bu, Rusya'nın ilişkileri düzeltme konusunu tartışmaya hazır olduğuna yönelik açık bir sinyaldir. Ancak Peskov'un sözleri şu anlama da geliyor: Bunun için gerekli koşul, Türkiye'nin özür dilemesi ve kamuoyu önünde hatasını kabul etmesi gerektiğidir.
Peskov ayrıca Erdoğan'ın mektubunun içeriği ile ilgili de yorumda bulundu. Bunun bir protokol mesajı olduğunu ve geleneksel olarak milli günlerde gönderildiğini söyledi. 'Uluslararası ilişkilerde genel bir uygulamadır ve herhangi bir cevap gerektirmez. Üzgünüz ki, bu mesajın içinde başka bir içerik yok" dedi.
SİHİRLİ DEĞNEK DEĞİL
Bu arada Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) Avrasya Komitesi Başkanı Ali Galip Savaşır Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 12 Haziran'da kutlanan 'Rusya Günü' nedeniyle Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e mektup göndermesini önemli ve olumlu adım olarak niteledi. Savaşır "Mektubu çok önemsiyorum, ancak sihirli bir değnek gibi de görmüyorum" dedi.
Sputnik’e konuşan Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) Avrasya Komitesi Başkanı Ali Galip Savaşır şu ifadeleri kullandı: “Sayın Erdoğan’ın, Sayın Putin’e yazdığı tebrik mektubunu çok önemsiyorum. Ama tabii ki sihirli bir değnek gibi de görmüyorum. Bu Yunanistan’ın başkenti Atina’da atılan adımın karşılığı gibi düşününüyorum. Bu Rusya tarafından da önemsenecek bir başlangıç ama yeterli bulunmayacaktır. Bundan sonra iki taraf da daha dikkatli olacak ve bu süreci sağduyulu yönetecektir diye düşünüyorum. Bu arada basına büyük iş düşüyor, iki tarafı yanıltıcı ve en önemlisi tahrik edici yayınlardan kaçınılmalı. Bu gelişmeleri abartıp taraflar da zora sokulmamalı.”
Rus Türk İş Adamları Birliği (RTİB) Başkanı Naki Karaaslan da, ilişkilerin bir an önce düzelmesi gerektiğini belirtti. Karaaslan “Türkiye Cumhurbaşkanı’nın mektubu çok olumlu bir adım. Bunu çıkmaz giren Rus-Türk ilişkilerinin çözümü için atılan önemli bir adım olarak değerlendirmek gerekir. Karşılıklı olarak bu tür adımlar atılmalı. İki komşu toplum, iki halk artık ilişkilerin düzelmesini istiyor. Rusya’da yaşayan Türklerin, iş dünyasının, aynı zamanda da Türkiye’de yaşayan Rus dostlarımızın bu barışa ihtiyacı var. İki tarafın da kapıyı aralaması gerekiyor” dedi.
16.5.2016
Реклама